Merhaba meslektaşlarım, vaktini ayırıp sorumu cevaplayacak olan meslektaşlarıma şimdiden çok teşekkür ediyorum.

Müvekkilin kısıtlı olan annesine bir süre dayısı vasilik yapıyor, vasilik süresi dolduktan sonra da yenileme talebinde bulunmuyor. Sağlık sorunları yaşayan kısıtlı yoğun bakımdan çıkar çıkmaz sağlığı da tehlikeye atılarak kızı olan müvekkilin ikamet ettiği şehre gönderiliyor ve kısıtlının yaşamakta olduğu evden kullanıma yarar ve kıymetli eşyalarını kötü niyetli olarak alıyor. Müvekkil de vasi değişikliği ve tayini talepli dava açıyor. Kısıtlının henüz bir vasisi yok.

Kısıtlı 3 kardeş ve anne – babaları vefat etmiş. Vefat etmeden önce de üzerlerine kayıtlı taşınmazları (bir arsa, iki daire) paylaştırmış. Kısıtlının bir kardeşine arsa verilmiş fakat direkt kardeş üzerine değil kardeşin kayınvalidesi üzerine devredilmiş. Diğer kardeş ise ailesi ile küs, 10 sene önce babasına zorla daireyi sattırıp parasını alıp gitmiş. Kısıtlının hakkı olan ve ellerinde tek kalan daireyi de müvekkilin üzerine 6 sene evvel devretmişler.

Müvekkilin e-devletten edindiği bilgiye göre üzerine kayıtlı bu taşınmaza terekenin tespiti davası nedeniyle ihtiyati tedbir şerhi konulmuş. Annesinin durumu ağır ve sağlık giderlerini karşılayabilmek için daireyi de satamıyor. Dosyada taraf olmadığı için kendisine tebligat da gelmemiş. Mirasçı olan annesi de kısıtlı fakat vasi tayini henüz gerçekleşmedi.

Kısıtlının diğer iki kardeşinin gerçekte miras haklarını fazlasıyla aldığını ve kısıtlının kızına devredilen taşınmaz ile saklı paylarının zedelenmediğini nasıl ispat edebiliriz, terekenin tespiti davasında nasıl bir yol izlemeliyiz?