Mesajı Okuyun
Old 04-03-2022, 20:27   #2
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.ceylanily
Merhaba. Müvekkile “cari alacak” kaynaklı ilamsız icra takibi başlatıldı ve takip kesinleştikten sonra Ticaret Mahkemesi’nde (Davalı Limited şirket) menfi tespit davası açtık. Müvekkille ilgisi olmayan bir alış verişin borçlu kısmına müvekkilin de adı yazılmış ancak ne teslim tutanağında ne de imzalanan belgelerde müvekkilin imzası yok. Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın Tüketici Mahkemesi’nde açılması gerektiğinden bahisle görev ve Arabulucuya başvurulmadığı için de usulden reddedilmesi gerektiği itirazında bulunmuş. Yargıtay’ın ticari nitelikli menfi tespit davalarında arabuluculuğa başvurunun zorunlu şart olarak aranmaması gerektiğine ilişkin 2021 tarihli kararını biliyorum ancak mahkemenin görevsizlik kararı vermesi ihtimalinde Tüketici Mahkeme’sinin menfi tespit davasında arabuluculuğa başvuruyu zorunlu bir şart olarak öngörmesi kafamı karıştırdı. Bu durumda ne olacaktır? Ticari ilişkinin hiç doğmadığından bahisle bu davayı açtığımızdan ve takipteki borcun kaynağı da cari alacak olduğundan müvekkilin tüketici sıfatında olmadığını düşünüyorum. Davayı görevsiz mahkemede mi açmış oldum emin olamadım.
Sayın Meslektaşım,
Menfi Tespit davalarında arabuluculuk gri alan kabul ediliyor. Bu sebeple arabuluculuk başvurusunda bulunulması davacı lehine.

Bence arabuluculuk sürecini tamamlayın.

Hukuki yorumunuz Ticari bir dava olduğu yönündeyse Ticari Arabuluculuk başvurusunda bulunun. Mahkeme Tüketici uyuşmazlığı derse dahi, arabuluculuk sürecinin adının Tüketici veya Ticari olması müzakere edilen uyuşmazlığı değiştirmeyeceğinden her halükarda dava şartı emredici kuralını yerine getirmiş olursunuz. Diye düşünüyorum.

Eğer davacıysak, arabuluculuk kurumuna tabi mi değil mi diye tereddütte kaldığınız bir konuda arabuluculuğa başvurmak hiçbir şey kaybettirmez.

Kolay gelsin saygılarımla,