Mesajı Okuyun
Old 23-07-2020, 16:06   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Zümer AYDIN
Mirasçı olarak borç sorumluluğu altında olan müvekkilin şahsı olması gerekmez mi ? Yani somut olayda olduğu gibi müvekkilin şirketini borçlu olarak göstererek bu alacağı tahsil etmeleri hukuki midir ? Açılacak istirdat davasında bu yönden haklı çıkma olasılığımız ne olur ?

Tüzel kişiler iradi mirasçı yani vasiyet veya miras sözleşmesi ile atanmış mirasçı olabilirler. Somut olayda böyle bir söz konusu değilse ölen borçluyu aralarında kan bağı bulunan gerçek kişiler temsil edebilir. Müvekkil hem borçlu miras bırakanın yasal mirasçısı ve hem de borçla ilgisi olmayan sermaye şirketinin yasal temsilcisidir. Müvekkilin temsilcisi olduğu şirket borçtan sorumlu tüzel kişi konumunda değildir. Oysa alacaklı borçtan sorumlu olmayan şirket aleyhine icra takibine girişmiş ve müvekkil de şirket temsilcisi sıfatıyla hareket ederek borçlu olmadığı bedeli icra tehdidi karşısında ödemek zorunda kalmıştır. Bu durumda ortada aslında borçlu olmadığı halde ,icra takibinin kesinleşmesi nedeniyle takip konusu paranın cebri icra tehdidi ile ödenmesi durumu söz konusu olmakla ödenen paranın faiz ,icra harç ve giderleri ile birlikte geri alınmasının talep edilebileceğini,haklı çıkma olasılığının yüksek olduğunu düşünüyorum.