Merhaba;
Müvekkile ait arsaya belediye tarafından imar planında çocuk bahçesi ve yol şerhi konulmuş daha sonra da fiilen yol yapılmıştır. Proje bütünlüğü çerçevesinde taşınmazın tamamı için kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminat davası tarafımızca idare aleyhine açılmıştır.

Bilirkişi tarafından davaya konu taşınmaza emsal olabilecek nitelikte bir taşınmaz tespit edilip aralarında karşılaştırma yapılarak taşınmazımızn değeri tespit edilmiştir.

Ancak bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; müvekkile ait taşınmazın üzerinde çocuk bahçesi şerhinin olması nedeni ile yapılaşma mümkün olmadığından emsal olarak alınan taşınmazda yapılaşma mümkün olduğundan müvekkilin arsa vasıflı taşınmazın değerinde 1.5 kat indirim uygulamıştır.

Ancak ben taşınmazın üzerindeki kısıtlamaların bedelin tespitinde olumsuz bir etken olarak değerlendirilemeyeceğini düşünmekteyim. Zira tam tersini düşünecek olursak taşınmaz sahibinin kamu hukuk kaynaklı kısıtlamalar nedeniyle yaptırıma tabi kılınmasına, kısıtlamalara tâbi tutulmayan ve taşınmazının gerçek karşılığını alan bireyler karşısında eşitlikçi olmayan bir muameleye tâbi tutulmasına neden olacağını düşünüyorum. Ancak bu konuda yargıtay kararı bulamadım.

İdarenin kendi işleminden kaynaklı kısıtlamalar taşınmazın değerinin tespitinde olumsuz bir etken olarak kabul edilebilir mi?

Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim...