| 
      
        | 
          
            |  | Alıntı: |  |  |  | 
          
            |  | Yazan Av.Suat Ergin |  |  |  |  
      
        |  |  |  |  
        |  | Sayın Admin, muhtemelen ihtiyati haciz kararı infaz edildikten sonra(Aksi takdirde borçlu mal kaçırır) arabuluculuk başvurusunda bulunulabileceğini söylüyorsunuz. Konu ilgimi çekti. Alacaklı ihtiyati haciz kararını uyguladı ve borçlunun mallarını haczedip, muhafaza altına aldırdı. Bu aşamada mı, arabuluculuk başvurusunda bulunacak? |  |  
        |  |  |  |  | 
Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığının Bilgilendirme Kitapçığında konu şöyle yorumlanıyor:
  
    | 
      
        | 
          
            |  | Alıntı: |  |  |  |  |  
      
        |  |  |  |  
        |  | Dava açılmadan önce talep edilen ve değişik iş dosyası üzerinden karara bağlanan ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz talepleri
 hakkında, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümlerin
 uygulanmayacağı açıktır.
 Dava açılmadan önce ihtiyati tedbir kararı verilmesi
 hâlinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 397 nci
 maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen iki haftalık, ihtiyati haciz
 kararı verilmesi hâlinde ise 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun
 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen yedi
 günlük dava açma süresi, arabuluculuk bürosuna başvurulmasından
 son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar işlemez (HUAK
 m. 18A/16).
 Uygulamada genellikle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin
 dava açıldıktan sonra ve dava dilekçesiyle birlikte yapıldığı
 görülmektedir. Maalesef bu alışkanlık, dava şartı arabuluculuk
 uygulaması bakımından birtakım tereddütler yaratmıştır.
 Oysa ki ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepleri dava açıldıktan
 sonra yapılabileceği gibi dava açılmadan önce de yapılabilmektedir.
 Burada yapılması gereken, koşullar gerektiriyorsa, dava açılmadan
 önce değişik iş dosyası üzerinden ihtiyati tedbir ve ihtiyati
 haciz kararının alınması, kararın yerine getirilmesinin talep edilmesi
 ve daha sonra dava şartının sağlanması amacıyla arabuluculuğa
 başvurulmasıdır.
 
 |  |  
        |  |  |  |  |