Sayın Meslektaşlarım

Müvekkilin vefat eden eşi, 3. bir kişinin borcuna karşılık olarak tarla vasıflı taşınmazına banka lehine ipotek tesis etmiş. Ancak bu taşınmazın üzerinde müvekkil ve eşinin uzun süredir birlikte ikamet ettikleri aile konutu bulunmaktadır. İpotek tesisi esnasında müvekkilin rızası alınmamıştır.
İncelediğim Yüksek Mahkeme kararlarında taşınmaz her ne kadar tarla vasıflı olsa da üzerinde aile konutu bulunması halinde, yeterli incelemeyi yapmayan banka kusurlu bulunmuş ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Ayrıca bu davalarda davacı eş husumeti, banka ile birlikte ipotek tesisini gerçekleştiren diğer eşe de yöneltildiği gördüm.

1- Taşınmaz tarla vasıflı olsa da üzerinde aile konutu bulunan taşınmazın ipotek edilebilmesi için eş rızasının alınması gerektiği konusunda bir çekişme var mıdır? Kullandığım içtihat programı sınırlı sayıda karar buluyor. Bu yüzden sizlerden alternatif kararlar temin edebilirsem mutlu olurum.

2- Dava Aile mahkemesinde ikame edilecek. İpotek veren eş vefat ettiği için husumet konusunu nasıl çözeceğim. Husumeti sadece bankaya yöneltmem mümkün mü?

3- Harca esas değer ipotek bedeli midir? Aslında İçtihatlar bu konuda harca esas değerin ipotek bedeli olduğunu belirtiyor, ancak bir meslektaşım belirsiz alacak davası olarak aynı talepli ikame ettiği davasında harca esas değerin taşınmaz değeri olarak hesaplandığını belirtti. Miktar oldukça yüksek olduğundan ve müvekkilin gelir seviyesi düşük olduğundan çözüm arayışındayım.

4- Dava şartı arabuluculuk kapsamında her türlü bankacılık işleminin arabuluculuk aşamasından geçmesi gerektiğini okudum. İpotek tesisi işlemini bankacılık işlemi olarak nitelemenin mümkün olmadığını düşünüyorum. Sizlerin de görüşlerini rica ederim.