Mesajı Okuyun
Old 02-10-2018, 15:50   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hülya er
Merhaba,

1) Anlaşmalı boşanma davasının duruşmasında müvekkilim gelemeyecek, bu nedenle süre istemekte bir sakınca olmaz değil mi?

2) Eğer olmazsa bir sonraki celsede, ilk sunulan protokolden başka bir protokol sunulması mümkün müdür? Taraflar dava açılırken sunulan değil de ikinci protokol ile boşanmak istiyorlar.

*

Ayrıntısı şöyle;

Taraflar kendi aralarında anlaşmalı boşanma protokolü hazırlamışlar. Protokolde çocuğun velayetinin kimde kalacağını ve ne kadar iştirak nafakası ödeneceğini de kararlaştırmışlar.

Ancak iştirak nafakası miktarının yanı sıra bir de şöyle bir madde eklemişler:

"Taraflar ortak çocuğun eğitim, sağlık vs masraflarından yarı yarıya sorumludur."

Şimdi davalı (erkek) eş bana geldi ve bu maddenin çıkarılmasını istedi. Zaten iştirak nafakası bu masrafları içeriyor. Ayrıca bunun yazılı olmasından sonradan rahatsız olmuş benim müvekkilim. Sadece tırnak içine aldığım bu kısmı çıkararak yeni bir protokol sunacağız, davacı eş de kabul ediyor.

*

Teşekkürler, saygılar.
Sayın hülya er;

Malumunuz olduğu üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166/III düzenlemesinde "...Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur..." şeklinde geçen cümlede, gerekli gördüğü takdirde tarafların anlaşmış oldukları noktalara hakimin müdahalede bulunabileceği belirtilmiştir. Kısacası, anlaşmalı boşanma davası bile olsa hakime, tarafların ve çocukların menfaatlerini gözetmek için müdahale alanı bırakılmıştır.

Hal böyle iken, taraflardan birinin ilk celsede hazır olmaması ve her iki tarafın da kabulüyle protokolde değişikliğe gidilmesi durumunda bir sonraki celsede değiştirilmiş haliyle protokolün sunulmasında bir sakınca olamaz. Hakim, protokolün ilk haliyle karara yansıtılmasında yarar olduğu kanaatinde olabileceği gibi, müdahale etmeksizin son şeklini de kabul edebilir. Aksi halde, yani ilk duruşmada taraflardan birinin -geçerli mazeretini ileri sürerek- hazır olmaması nedeniyle davanın çekişmeli boşanmaya dönüşmesi tarafların anlaşmalı boşanma iradesinin önüne geçmek anlamına gelir ki bu da, ilgili madde düzenlemesi, usul ekonomisi ve anlaşma iradesiyle örtüşmez.

Saygılarımla..