Mesajı Okuyun
Old 14-08-2018, 10:44   #4
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan aynı yönde karar

8. Hukuk Dairesi 2014/26961 E. , 2016/10871 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Borca itiraz

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R

Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; alacaklı tarafın müvekkili aleyhine ... 3. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile başlattığı genel haciz yoluyla icra takibinde borca itiraz üzerine verilen ... 9. İş Mahkemesi'nin ... sayılı itirazın iptaline ilişkin ilamının, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasında takibe konulduğunu, alacaklının söz konusu ilamı ... 3. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasına ibraz ederek takibe devam etmesi gerekir iken ayrı bir icra takibine konu etmesi nedeniyle ... 13. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile talep olunan alacağın ... 3. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile talep olunan alacak ile aynı alacak kalemleri olmadığı, bu nedenle icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve mahkeme vekalet ücreti yönünden ayrı bir icra takibine geçilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde usul ekonomisi ilkesi getirilmiştir.
Dairemiz'in yeniden oluşan görüş ve kanaatinde; tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacaklar için aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak alacağın tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisine aykırılık teşkil etmesi sebebiyle, ayrı takip yapılmaması gerektiği benimsenmiş ve bu yöndeki uygulama süreklilik kazanmıştır.
Bu durumda; önceden başlatılan genel haciz yolu ile takip derdest iken alınan itirazın iptali ilamıyla hükme bağlanan alacaklar için aynı takip dosyasından düzenlenecek ek takip talebi ile bu alacakların takibi ve tahsili mümkün olup ayrıca ilamlı takip başlatılması usul ekonomisi ilkesine aykırıdır. Mahkemece, takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin reddi doğru değildir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceği, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20.06.2016 tarihinde karar verildi.