Merhabalar sevgili meslektaşlarım,
Devralan müvekkil, devireden şahısla sözleşme öncesi 'ruhsat alımına dair bir sorun olmayacağı ve faaliyete geçebileceği' sözlü taahhüdü ile bir iş yeri devralmıştır. Kaporasını da ödemiştir.
Akabinde mal sahibi ile kira kontratı da yapılmıştır. Depozito ödenmiş ve kiralarda düzenli bir şekilde ödenmeye devam etmektedir.
Ancak taşınmaza ilişkin ne yazık ki belediyeden ruhsat alınamadığı için faaliyete geçememişlerdir.
Burada devreden şahsın hilesi mevcuttur.
Müvekkilin olayımızda öncelikle ödediği hava parası zararı, yaptığı tadilat zararı,ruhsat alınamamaktan kaynaklı faaliyete geçemediğinden doğan mevcut zararı, ödediği kira ve depozito zararı vardır.
Borçlar Kanunu uyarınca eğer müvekkil doğrudan mal sahibinden kiralasa idi ve mal sahibinin ruhsat alınamamasına ilişkin ağrı kusuru ve hatası mevcut olsa idi mal sahibinde tüm bu zararlar talep edilebilecekti diye düşünüyorum. buna ilişkin yargıtay karaları da var.
Ancak somut olayda bizim muahatabımız devreden şahıs olacak diye düşünüyorum. lakin açacağımız dava da ayıba mı dayanmak gerekiyor, değilse sizce kimden ne talep edilebilir, dayanağımız ne olabilir.
şimdiden teşekkürler