Mesajı Okuyun
Old 23-03-2007, 13:31   #14
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan muzaffererdogan
Meslek kuralları gereği (özellikle başka yerden gelirse) davayı takip ettiğinizi belirtip meslektaşınıza bilgi vermek zorunda olduğunuzu düşünürdüm.

Bilgi vermek zorunluk olamayabilir ama başvuruya bırakmamak bence zorunluktur.

Saygılarımla

Sayın muzaffererdoğan,

Maalesef İstanbul'da durum farklıdır. İzmir'de avukatlık yaparken, biz asla bir meslektaşımız duruşmayı kaçırdığında, davayı müracaata bırakmazdık. Mazeretli sayılmasını talep ederdik; mahkemede her defasında mazeretli sayardı. Sanırım Ankara'da da böyle ki; siz yazılı kural olmamasına rağmen, davaya devam edilmesinin 'zorunluk' olduğunu yazmışsınız. İzmir'de zorunluluk idi; çünkü meslektaşlar birbirinin kuyusunu kazmıyordu. Gerçek anlamda bir meslektaş dayanışması yaşanmaktaydı. Bir-iki istisna hariç tüm avukat arkadaşlarımız, davayı müracaata bırakmıyordu.

İstanbul'a geldikten sonra; İzmir'deki alışkanlıkla davaya gelmeyen/yetişemeyen olursa; burada da mazeretli sayılmasını talep ediyordum. Ancak mahkemeler mazeret dilekçesi olmadığını söylüyorlardı. Takdire bırakıyordum; dava müracaata bırakılıyordu.

Forum konusu olayın başka bir özelliği de mevcut...Bir başka davada aynı vekil arkadaşımızla, tarafları da aynı olan karşılıklı davamız vardı...İtirazın kaldırılması ve tahliye davası idi...İlk duruşmaya yine yetişemedi; ancak sekreteri ile haber göndermiş...Tam 45 dakika bekledim. Duruşmaya başlandı...Ben bir talepte bulundum. Verdiği cevap neydi biliyor musunuz: "Davayı uzatmaya yönelik kabul etmiyorum.". Ben 45 dakika beklediğim için teşekkür beklerken(Üstelik müvekkil de yanımdaydı) o bana davayı uzatmaya yönelik talepte bulunduğumu söylüyordu. Oysa davayı uzatmak için, müracaata bırakmaktan daha pratik ve yasal bir yol olabilir miydi?

Saygılarımla