Mesajı Okuyun
Old 05-04-2017, 10:42   #3
orthia

 
Varsayılan

Serdar Bey teşekkür ederim, aynı şekilde düşünüyoruz ancak heyet itirazın iptali talebini gördüğünde belirttiğiniz gibi talebi reddedecektir. Tüketici mahkemesine başvurarak uyuşmazlık konusu faiz alacağı asıl alacağın fer'i niteliğinde olduğundan takip çıkışından harç ödeyip faize itirazın iptalini talep etmek doğru olur mu diye düşünüyorum. Bu defa da asıl alacak itiraza uğramadığından bu kısmın da dava konusu edilmesinde hukuki yarar yokluğu bulunacak. Birkaç içtihat buldum, paylaşmak isterim. Bu içtihatlara bakıldığında; KISMİ İTİRAZA RAĞMEN takip çıkışı üzerinden itirazın iptali davası açıldığı, incelemenin de tüm alacak için yapıldığı ancak sadece itiraza konu için hüküm kurulması gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği görülüyor. Bu içtihatlara rağmen emin olamıyorum ?

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/8252
K. 2016/15341
T. 16.6.2016
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı
nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi
içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, davalı ile imzalanan kredi sözleşmesi gereğince davalıya kredi kullandırıldığını,
davalının borçlarını ödememesi sebebiyle hesabı kat edilerek ihtarname gönderildiğini, buna
rağmen ödemede bulunulmaması üzerine davalı hakkında icra takibi yapıldığını, davalının itirazı
üzerine takibin durduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20'dan aşağı
olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun ..
İcra Müdürlüğünün 2013/1905 Sayılı takibe yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 2.585,88TL'ye
takip tarihinden itibaren %17,94 temerrüt faizi işletilmek suretiyle takibin devamına, karar verilmiş,
hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava konusu uyuşmazlık, davalının davacı bankadan
kullanmış olduğu tüketici kredisi sebebiyle ödenmediği ileri sürülen kredi taksitlerinden dolayı
başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir. Davaya konu takip dosyasının
incelenmesinde, borçlu davalı aleyhine, 7.882,52 TL asıl alacak, 467,45 temerrüt faizi toplamı
8.350,01 TL için ödeme emri gönderildiği, davalı borçlunun 25.02.2013 tarihli kısmi itiraz dilekçesi
ile alacağın 467 TL' lik kısmına, ...toplamına, işletilen temerrüt faizinin tamamına, icraya konulduğu
tarihten sonrası için uygulanan temerrüt faiz oranına, gider vergisi, avukatlık ücreti, icra harç ve
masraflarına itiraz ettiği
görülmüştür. Davacının alacak miktarının belirlenmesi açısından yaptırılan
bilirkişi incelemesinde, kısmi itiraz göz önünde bulundurulmadan tüm alacak miktarı üzerinden
hesaplama yapılmış
ve mahkemece işbu rapor doğrultusunda temyize konu hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, davalının itiraz etmediği kısım yönünden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup
bozma nedenidir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz edilen hükmün davacı yararına, BOZULMASINA,
peşin alınan 162,00 TL harcın istenmesi halinde iadesine, 16/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar
verildi.




T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2014/20029
K. 2015/7538
T. 21.5.2015
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı
nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından
temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı banka vekili, kredi kartı borcu sebebiyle davalı hakkında ...İcra Müdürlüğü'nün
2014/1913 esas numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin
durduğunu belirterek, itirazın iptali ile davalı aleyhine %20 oranından aşağı olmamak kaydıyla icra
inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, icra takibine konu olan asıl alacağı kabul etttiğini,itirazının faize dair olduğunu ve takibin bu
yönüyle durduğunu
,davacı bankanın talep ettiği faiz oranının Tüketicinin Korunması Hakkında
Kanun'a ve Borçlar Kanunu hükümlerine aykırılık teşkil ettiğinden ve geçersiz olduğunu savunarak,
davanın reddi ile davacı aleyhinde %20 oranından az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini
istemiştir.
Mahkemece; yapılan yargılama ve bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, itirazın iptali ile
takibin devamına, davalı borçlunun itirazında haksız olması sebebiyle davacı lehine inkar
tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı bankanın kredi kartı alacağı için başlattığı icra takibinde, davalı işlemiş faize ve faiz
oranına itiraz etmiş, asıl alacak üzerinde itirazda bulunmamıştır. İtirazın kısmi yapılmış olması
sebebiyle itiraza uğramayan asıl alacak yönünden icra takibi kesinleşmiştir. Asıl alacak miktarı
üzerinden itirazın iptali davası açılmasında davacının hukuki yararı yoktur.
Mahkemece itiraz
sebebiyle kesinleşmeyen işlemiş faiz ve faiz oranı üzerinden inceleme ve araştırma yapılıp
sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken icra takibine konu kesinleşen miktarlar üzerinden
hüküm oluşturulup inkar tazminatına ve masraflara hükmedilip hüküm kurulması doğru olmamış,

mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenelerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın
istenmesi halinde iadesine, 21.5.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.