Değerli meslektaşlarım; öncelikle iyi günler, hayırlı haftasonları. Benim bir ölümlü iş kazası ile alakalı
birkaç kafamı karıştıran sorum var.

Uzatmadan sorularıma geçelim;

1. İş kazası sonucunda ölen kişi Suriyeli ve çalışma izni yok. Fakat iş yerinde çalıştığına dair tanıklarım
mevcut. Yabancı bir kişinin çalışma izni olmadan çalışması ve iş kazası geçirmesi; benim iş kazası ile davaları
açmama ve/veya iş mahkemesinin görevli olmasına engel midir?

2. Bu sorum teminat ile alakalı. Davayı ailesi lehine açacağım. Ailesinin Suriyeli olması, yabancıların
Türkiye'de dava açması için gerekli olan %15'lik teminat konusunda önüme engel olarak çıkar mı? Ailenin
Türkiye'de mutad yerleşiminin bulunması teminat alınması durumunu ortadan kaldırır mı?

3. İş kazası sonucunda ölüm var fakat işçinin sigortalı olmamasından dolayı SGK'ya herhangi bir bildirim yok.
Ben öncelikle İş Kazasının Tespiti Davası açarsam daha çok işime yarar mı? Bu tespit davası ile
alakalı tüzel kişi işverenin yanında şirket sahibini aleyhine tespit istenen olarak göstersem olur mu? Ayrıca
bu tespit davasında SGK'ya da husumet yöneltmem gerekir mi? Tespit davası aleyhime sonuçlanırsa,
müvekkilin karşı vekalet ödemesi icap eder mi? SGK'ya herhangi bir bildirimde bulunmam gerekir mi?

4. İşveren, kazadan sonra yeni bir şirket daha kurmuş. Bu şirketi de maddi-manevi tazminat davasında
organik bağlantıları olduğunu iddia ederek davalı gösterebilir miyim? Bu organik bağlantının varlığını
nasıl sağlayabilirim? Aynı yazıhaneyi, aynı araçları kullanmak ve benzeri durumlar bu organik bağın varlığına
delil olabilir mi? Şirketler arasında malvarlığı geçişi olmuş olabilir mi?

5. Davayı açarken harçlar konusunda adli yardım talebinde bulunabilir miyim? Talebim uygun görülüp kabul
edilebilir mi? Dava açarken tevzi bürosu harçları kesme konusunda, adli yardım talebi olduğu için mahkemenin
kararını beklemek adına 0 harç ile dava açmama müsade eder mi?

6. Maddi-manevi tazminat davasını, tespit davası ile birlikte mi açayım, yoksa tespit davasının
sonucunu mu bekleyeyim? Bu maddi-manevi tazminat davasında şirketin malvarlığına yönelik tedbir talep
edebilir miyim, edersem tedbir talebimin kabulü için hangi şartların varlığı gerekir?

7. Manevi tazminat davası için mahkemelerin ortalama bir değeri var mıdır? Fazla bir değer talep edip karşı
vekalet ödemek zorunda kalmamalıyım. Sizlerin ölümlü iş kazalarında veya trafik kazalarında talep ettiği
ortalama bedeller oluyor mu? Ölen kişi henüz yirmili yaşlarında...

8. Kazaya sebep olan şirketin/araçlarının sigortasına ölümden dolayı başvuru yapmalı mıyım? Bu
başvuru için şekil şartı var mıdır? Noter aracılığı ile değil de, diğer şekillerde bildirim yaparsam
sıkıntı yaşar mıyım? Sigorta şirketine ne zaman başvuruda bulunursam faydalı olur? Kazanın trafik kazası olması
halinde Trafik Sigortasına da başvuru yapmam gerekebilir mi?

9. Kazaya sebep olan araç(lar), davalı göstereceğim işveren dışında, başka işverenlere ait olursa, bu işverenleri
de maddi-manevi tazminat davalarında davalı olarak gösterebilir miyim? Bu araçların sigorta şirketlerine de
başvuru yapabilir miyim?

10. Maddi-manevi tazminat davasını birlikte mi yoksa ayrı mı açmam daha çok işime yarar? Harçları
konusunda biraz kararsızım çünkü.

Devam eden süreçte aklıma gelen sorularım olursa tekrar sizleri rahatsız ederim. Buna benzer davaları olan
meslektaşlarımdan, dosyalarıyla alakalı en azından gerekçeli kararlarını benimle paylaşmalarını talep ediyorum.
Kafanızı şişirdim, kusura bakmayın.