Mesajı Okuyun
Old 26-12-2016, 12:55   #2
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan veyselaybek
Herkese merhabalar. Müvekkil tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatılıyor ve borçluya ödeme emri gönderiliyor. Dosyaya vekalet sunduğumuz zaman ödeme emri bila tebliğ olmuştur. İpotek senedini incelediğimde 149. Maddede belirtilen şartları taşıdığından dosyaya talep açarak bu kez borçluya ödeme emri değil icra emri gönderilmesini talep ettik. Ama malümunuz üzere genç müdürlerimizin tecrübesi ile talebimiz reddedildi ve ödeme emri gönderildi, borçlu tarafından itiraz edildi ve nihayetinde takip durdu.

Bu aşamada memurun işlemini şikayet ederek icra emri gönderme imkanımız var mıdır.

Teşekkürler
YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/10369
KARAR: 2013/20110

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; takibin ilama dayalı olarak yapıldığını, dolayısıyla bu durumda icra emri düzenlenmesi gerektiğini, ilamsız icra takibi yapılmasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını ileri sürmüş, mahkemece, borçlunun bu başvurusunun da icra takibine itiraz niteliğinde olduğu kabul edilerek, ilamsız icra takibinde ödeme emrine itirazların icra dairesine yapılması gerektiği gerekçesi ile borçlunun bu yöndeki isteminin reddine karar verilmiştir.

İİK'nun 60 ve 62. maddelerine göre; ilamsız icra takibinde borçlunun, borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takip hakkına veya takip dayanağı belgedeki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra dairesine yapması gerekmektedir.

Aynı Kanun'un 16. maddesine göre ise; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.”

Yukarıda belirtilen maddeler birlikte değerlendirildiğinde borçlunun, icra emri yerine ödeme emri gönderildiğine ve ilamda taraf olmadığına ilişkin başvurusu şikayet niteliğinde olup mahkemece bu yöndeki şikayetin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken anılan başvurunun itiraz olarak değerlendirilip istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.