Alıntı: Yazan Av. Yasemen merhaba. müvekkilimin ev sahibi kendi ihtiyacının varlığını iddia ederek kontratın bitimine 2 ay kala telefon ve mesaj yoluyla müvekkilime çıkması yönünde baskı kuruyor. müvekkilim de kontratın bitiminden 2 ay sonra tahliye ediyor kiralananı. ancak daha sonra kiralayan evi başkasına kiraya veriyor. kendisi oturmuyor. bu durumda biz kiralayan hakkında ihtiyacın samimi olmadığından bahisle tazminat davası açabilir miyiz? yoksa dava açılmadan psikolojik ve sözlü yazılı baskıyla mecuru tahliye ettiğimiz için tazminat talep edemiyor muyuz?

BK. 355'i incelemişsinizdir diye düşünüyorum?

BK yürürlüğe girmeden önce 6570 sayılı yasa kapsamında da benzer bir düzenleme vardı (15.madde). Ancak ne yazık ki Yargıtay bu gibi durumlarda kiralayanın sorumluluğuna hükmetmek için tahliyenin dava + icra yoluyla gerçekleşmesini şart koşuyordu ve mahkemenin tahliye kararından sonra BİLE kendi rızanızla tahliyenizi kabul etmiyordu.

Ancak BK sonrası nasıl bir yol izleneceği belirsiz diye düşünüyorum. Eski 15. maddeden farklı olarak 355'in maddenin tazminat miktarını belirlemiş olması ve yine eskisinden farklı olarak kararın artık İstinaf Mahkemelerine de gideceğini düşünürsek, ben sizin yerinizde olsaydım dava açar ve içtihat oluşturmaya çalışırdım.

Tabii kiralayanın gereksinim nedeniyle tahliyenizi talep ettiğini ispatlayabileceğinizi varsayarak.