Üstadım merhabalar.
Müvekkilinizin X'e 500,00 TL borcu var. Dolayısıyla X ile Y arasında yapılan alacağın temliki sözleşmesinin konusu 500,00 TL'lik alacak. Müvekkiliniz Y'ye 500,00 TL miktarlı ödemeyi yaptığı an itibariyle X ile Y arasındaki sözleşmede X yükümlendiği edimi ifa etmiş kabul edilir. Dolayısıyla bu aşamadan sonra Y'ye yapacağınız herhangi bir ödeme ya da başkaca bir ifa, X ile Y arasındaki sözleşme gereğince yapılmış sayılamayacaktır. Keza, X'in Y'ye ne kadar borcu olduğu müvekkilinizin ilgisi dışındadır. X, Y'ye 300,00 TL borçlu olduğu halde ya da X, Y'ye 1.000,00 TL borçlu olduğu halde dahi 500,00 TL miktarlı alacağını temlik edebilir. Demek istediğim şu ki, X ile Y arasındaki alacağın temliki sözleşmesi uyarınca Y'nin yükümlendiği edim X'i borçtan kurtarmak ya da X'e borçlanmak olabilir, hatta bağışlama bile olabilir. Fakat burada Y'nin X'e karşı yükümlendiği edim, müvekkilinizi ilgilendirmemektedir.
Müvekkiliniz ile Y arasında 500,00 TL miktarlı borç dışında hukuki bir ilişki, edim taahhüdü bulunmamaktadır. Dolayısıyla 100,00 TL'lik ödeme hukuken geçerli bir neden olmaksızın yapılmıştır. Bu nedenle sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesi istenebilir. Fakat X'in mal varlığında herhangi bir artış olmamıştır. Yani müvekkilinizin yaptığı fazla ödeme X'in Y'ye olan borcundan mahsup edilemez. Bu nedenle X'in müvekkilinize karşı bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
Naçizane görüşlerim bu şekildedir. Fikir teatisi yapıldığında daha sağlıklı sonuçlara ulaşılabileceğini düşünmekteyim.
Saygılarımla...