Mesajı Okuyun
Old 29-09-2016, 10:57   #3
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Bu gibi durumlarda Güvence Hesabına başvurmak mümkün ancak süre konusunda sıkıntı yaşanabilir. Uzamış ceza zamanaşımı üzerinden gidilebilir. Ancak burada da zararın (maluliyet oranı vb.) tam olarak öğrenildiği tarihten itibaren zamanaşımının başladığını iddia ve ispat ederek zamanaşımından kurtarabilirsiniz. Taksirle yaralama hallerinden hangisi olduğu belli değil TCK 89/1-a veya 89/3-a olabilir. Buna göre ceza zamanaşımı süresi içerisinde Güvence Hesabına başvuru yapılması mümkündür. Güvence Hesabı yönetmeliğini incelemelisiniz.

T.C YARGITAY
17.Hukuk Dairesi
Esas: 2014 / 6431
Karar: 2014 / 13826
Karar Tarihi: 20.10.2014


Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının Yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeni ile reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin yaya olarak yolun karşısına geçmek isterken plakası ve sürücüsünün kimliği tespit edilemeyen bir aracın çarptığını, müvekkilinin sakat kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, taraflar arasındaki ilişkinin sigorta poliçesinden kaynaklanmadığı, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili de bir dava olmadığı, bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.

Güvence Hesabı Yönetmeliği'nin “Hesaba Başvurulabilecek Haller” başlıklı 9. maddesinin 1/a bendine göre, sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabilir.

Sigorta Hukuku dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK'nin 1401 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, TTK'nin 4. maddesi uyarınca bu yasadan doğan uyuşmazlıkların ticari dava sayılacağı belirtilmiştir. Ayrıca TTK'nin 5/3 maddesi uyarınca ticaret mahkemeleri ile genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev uyuşmazlığı olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlık her ne kadar haksız eyleme dayalı ise de davalının sorumluluğu sigorta hukukundan kaynaklanmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta sigorta hukuku uygulanacağından uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 20.10.2014 gününde oybirliği ile, karar verildi.