Müvekkil ve babası 80'li yıllarda ortak inşaat işi yapmaya başlıyorlar. Baba-oğul oldukları için detaylı bir hesap tutmuyorlar. 90'lı yıllara gelindiğinde inşaat işini noktalıyorlar. Bunun üzerine babası müvekkile kendi adına kayıtlı 2 dükkan ve 3 daireyi devrediyor. Resmiyette satış olarak görünüyor işlem. Aslında ortaklık bitiminde müvekkile karının karşılığı olarak veriyor.

Aynı zamanda baba hem o dönem hem de sonrasında, diğer çocuklarına da maddi yardım yapıyor. Kimine ev kimine dükkan devrediyor, kimisine parasal destekte bulunuyor.

Ancak bugünlerde müvekkilin kardeşleri, babalarının ona fazla mal verdiğini, babalarını kandırdığını vs. iddia ediyor. Babaları ise hala hayatta ve herhangi bir kandırma olmadığını, rızasıyla taşınmazları verdiğini, hatta yaptıkları işe göre az bile verdiğini söylüyor.

Bu açıklamalarımdan sonra sormak istediklerim şunlar:

1) İleride baba vefat ettiğinde mirasçıların açacağı olası bir muris muvazası davasında kullanmak üzere, hala hayatta olan baba ile müvekkil arasında noterde yada kendi aralarında bir sözleşme/protokol vs. yapabilir miyim? Bu sözleşme/protokol de aralarındaki ortaklığı kabaca açıklayıp, bunların karşılığı olarak babanın müvekkile taşınmazları devrettiğini, herhangi bir muvazanın yada aldatmanın söz konusu olmadığını belirtebilir miyiz? Bunu yaptığımızda bu delil davada önem arz eder mi?

2) Yada bu konuyla ilgili bir tespit davası açılıp, bu davada hem babanın hem de müvekkille babası arasındaki ortaklığa tanıklık eden kişilerin tanık beyanları tespit altına alınabilir mi?

3)Taşınmazların 90'lı yıllarda devredildiği, üzerinden 26-27 yıl geçtiği göz önüne alındığında, mirasçıların açacağı davada muvazaa iddiası dinlenebilir mi?

Cevap verecek herkese şimdiden teşekkür ederim.