Mesajı Okuyun
Old 21-04-2016, 09:12   #1
avahmeteroglu

 
Varsayılan Yeni Hmk Kapsaminda; Sonradan Alinan Bilirkişi Raporu Ile Değişen Tazminat Miktari Için, Davalinin Usuli Müktesep Hakki Doğar Mi?

Değerli üyeler merhaba,
Başlıkta da özetlemeye çalıştığım üzere;
Davacı olduğum bir tazminat davasında, (taşınmaz devrine ve muvazaaya dayalı tazminat davası)

-Davamızı belirsiz alacak davası olarak (dava tarihi : 2015) açtık,
- Bilirkişi raporu geldi ve davalı rapora itiraz etti, biz etmedik**
- Daha sonra, mahkeme dava değerini ıslah etmek üzere tarafıma gelecek celseye kadar süre verdi ve aynı celsede dosyayı ek rapor için bilirkişiye gönderdi.
- Ek rapor tarafıma tebliğ edildikten sonra, duruşmaya bir gün kala(mahkemeye mahcup olmamak adına), dava değerini arttırma dilekçesi verdim ve eksik harcı tamamladım (ıslah demedim)
-Ertesi günü duruşmaya gittiğimde, dosyada yeni bir rapor gördüm. Mahkeme resen bilirkişileri çağırmış ve bir gün içerisinde rapor ibrazını istediğini anladım. Rapora baktığımda, arttırdığım değerden daha fazla bir rakamın tazminat tutarı olduğunun belirlendiğini gördüm****
- Bunun üzerine, davamızı belirsiz alacak davası olarak açtığımızı, ıslah için ayrıca bir hakkımız olduğunu ifade ettim ve süre istedim.
*** Akabinde araştırmalarıma başladım,
Tespitlerim; Davamı fazlaya ilişkin haklarımı saklı tutmak ve belirsiz alacak davası olduğunu belirterek açmıştım. Islah dilekçemde fazlaya ilişkin haklarımı saklı tutmamışım ancak bunun problem teşkil edeceğini düşünmekteyken, gerek sitede gerekse yazılı kaynaklardan bunun sorun olmayacağını düşünmekteyim. Lakin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 1980/4-1264 E. sayılı kararında, bilirkişi raporuna davacı olarak itiraz etmememiz sebebiyle, davalı lehine usuli müktesep hak doğduğunu bu sebeple de, gerek mahkemenin gerekse davacının ilk raporla bağlı olduğunu vurgulamakta.
Amacım, ek dava açıp, eski dava ile birleştirme talep etmekti. ancak bu kararı gördükten sonra, ne yapacağımı bilemez hale geldim. Bu karar oldukça eski tarihli ancak bir HGK kararı, yeni HMK'dan sonra çıkar bir yol bulunabilir mi emin değilim. Çünkü, HMK 109/3 hükmü feragati düzenlemiş, hMk.m.309 da da feragat ve kabulün şekli şartları düzenlenmiş, Bilirkişi raporuna itiraz etmemiş olmam kabul beyanı olarak nitelendirilip yukarıda bahsettiğim HGK kararının uygulanılabilirliği devam ediyor diyebilir miyiz?
Ek dava açıp şansımı denemeli miyim? Yoksa, bu haliyle kesinleşmesini beklemek daha mı doğru olacak?

Yardım ve cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.