Mesajı Okuyun
Old 07-03-2016, 16:27   #4
v. Aynur

 
Varsayılan

T.C YARGITAY
20.Hukuk Dairesi
Esas: 2015 / 13010
Karar: 2015 / 11563
Karar Tarihi: 20.11.2015

ÖZET: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yerine getirilmeyen hususlar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine göre arsa maliki olan davacıların 6502 sayılı Kanunda belirtilen tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca kat karşılığı inşaat ve taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine konu 15 adet daire alacağı ile davacıların tüketici tanımına girmediğinden ve Tüketici Kanunu kapsamında bulunmadığından uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.(6502 S. K. m. 3, 73) (6100 S. K. m. 21, 22)

Dava: Taraflar arasındaki davada, Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul 4. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yerine getirilmeyen hususlar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.

Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın tüketici işlemi olması nedeniyle mahkememizin görev alını dışında kaldığı anlaşılmakla görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.

Tüketici Mahkemesince ise, davacının yatırım amacının olduğu, davacının tüketici sıfatı taşımadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu, gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre "Tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi" ifade eder.

6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.

Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.

Bir mal veya hizmetin kişisel ihtiyaçlar dışında, belirli bir meslek icrası, belirli bir üretimde kullanma, yeniden satış, kiraya verme, ticari olarak kullanma gibi mesleki veya ticari amaçlar ile satın alanların tüketici olarak kabul edilemeyecekleri kuşkusuzdur. Somut uyuşmazlıkta davacı arsa malikleri ile davalı yüklenici M.. İnşaat ve Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında davalı yüklenicinin 15 adet daireyi inşa işini üstlendiği anlaşılmıştır.

Uyuşmazlığın niteliğine göre arsa maliki olan davacıların 6502 sayılı Kanunun 3/k maddesinde belirtilen tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca kat karşılığı inşaat ve taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine konu 15 adet daire alacağı ile davacıların 6502 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girmediğinden ve Tüketici Kanunu kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

Sonuç: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine 20.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)