Mesajı Okuyun
Old 19-01-2016, 14:29   #3
Av. Hande Temeltaşı

 
Varsayılan

a) Eldeki davanın kimlere açılacağı hakkında:

Yargıtay kararına göre işlemin iptali durumunda diğer kişilerin de hakları etkileneceğinden hepsinin taraf gösterilmesi gerekecektir. Bu durumda siz işlemde bahsi geçenlerin tümüne husumet yöneltmelisiniz diye düşünüyorum.

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/2974
Karar: 2010/8597
Karar Tarihi: 21.10.2010


TASARRUFUN İPTALİ DAVASI - TAŞINMAZI SATIN ALAN BEŞİNCİ KİŞİ KONUMUNDAKİ KİŞİYE KARŞI DAVA AÇILMIŞ OLDUĞU - TASARRUF İŞLEMİNİN TARAFI OLAN DİĞER KİŞİLERİN DE HAKLARI ETKİLENECEK OLMASI - TARAF TEŞKİLİ SAĞLANMASI GEREĞİ - ZORUNLU DAVA ARKADAŞLIĞI

ÖZET: Somut olayda borçlu olduğu bildirilen Ş.’in kendisine ait taşınmazı dava dışı O.'a, onun tarafından yine dava dışı A. ve E'e, onlar tarafından da davalı A.'e satılmış olduğu öne sürüldüğü halde dava sadece borçlu Ş. ile beşinci kişi konumunda olan A'in aleyhine açılmıştır. Beşinci kişi olan A'in aleyhine dava açıldığına ve davada yapılan tasarruf işlemlerinin iptali istenildiğine göre, iptal kararı verilmesi halinde davada taraf gösterilmeyen ancak tasarruf işleminin tarafı olan kişilerin de hakları etkileneceğinden dava dışı O. ile A. ve E.'e de dava dilekçesinin tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanması gerekmektedir. İptal davalarında borçlu ile üçüncü kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı olup, üçüncü kişiden satın alan dördüncü ve beşinci kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp bunlar arasındaki ilişki ihtiyari dava arkadaşlığı niteliğinde olması nedeniyle sadece beşinci kişi konumundaki davalının yetki itirazında bulunması halinde bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilerek yetkili mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir.

(2004 S. K. m. 277, 282) (1086 S. K. m. 43, 44, 45, 46, 47, 48)

Dava: Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili davalılardan Ş’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı O.'a, onun tarafından A. ve E.'e, onlar tarafından da davalı A.'e satıldığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.

Davalılardan A.'in yetki itirazı ile birlikte davanın reddini savunmuş, diğer davalı cevap vermemiştir.

Mahkemece dava dilekçesinin yetki nedeniyle dosyanın Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, İİK.’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali iste-mine ilişkindir. Aynı Yasanın 282. maddesi uyarınca iptal davalarının borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılması gerekir. Bunlardan başka kötü niyet sahibi üçüncü şahıslar aleyhine de iptal davası açılabilir. Somut olayda borçlu olduğu bildirilen Ş.’in kendisine ait taşınmazı dava dışı O.'a, onun tarafından yine dava dışı A. ve E'e, onlar tarafından da davalı A.'e satılmış olduğu öne sürüldüğü halde dava sadece borçlu Ş. ile beşinci kişi konumunda olan A'in aleyhine açılmıştır. Beşinci kişi olan A'in aleyhine dava açıldığına ve davada yapılan tasarruf işlemlerinin iptali istenildiğine göre, iptal kararı verilmesi halinde davada taraf gösterilmeyen ancak tasarruf işleminin tarafı olan kişilerin de hakları etkileneceğinden dava dışı O. ile A. ve E.'e de dava dilekçesinin tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanması gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru olmadığı gibi, kabule göre de iptal davalarında borçlu ile üçüncü kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı olup, üçüncü kişiden satın alan dördüncü ve beşinci kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp bunlar arasındaki ilişki ihtiyari dava arkadaşlığı niteliğinde olması nedeniyle sadece beşinci kişi konumundaki davalının yetki itirazında bulunması halinde bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilerek yetkili mahkemeye gönderilmesi gerekirken dava dosyasının tamamının yetkisizlik kararı ile Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş olması da doğru değildir.

Sonuç: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

b)Aciz vesikası hakkında :

Bu hususta haczi kabil mal bulunmadığına dair haciz tutanağının geçici aciz vesikası olarak tasarrufun iptali davaları bakımından dava şartını sağlamakta yeterli olduğu ifade ediliyor.

Bu hususta borçlunun adresi terk ettiği, tapu, trafik banka gibi yerlerden malvarlığının olmadığı belirlenmişse geçici aciz belgesi niteliğindedir. Bu noktada bence hacze çıkarak koşulu sağlayabilirsiniz.

Aşağıdaki karar kardeşler ve geçici aciz belgesi hakkında, umarım işinize yarar.

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/7483
Karar: 2014/17022
Karar Tarihi: 27.11.2014


TASARRUFUN İPTALİ DAVASI - BORÇLU İLE ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN KARDEŞ OLDUĞU - KARDEŞLER ARASINDA YAPILAN İVAZLI YADA İVAZSIZ TASARRUFLARIN BAĞIŞLAMA HÜKMÜNDE SAYILACAĞI - İCRA DOSYASINDAKİ HACİZ TUTANAĞININ GEÇİCİ ACİZ VESİKASI OLDUĞU - HÜKMÜN ONANDIĞI

ÖZET: Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerin tartışılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, borçlu S... ile 3. kişi S...'ın kardeş olmalarına, kanun maddesine uyarınca kardeşler arasında yapılan ivazlı yada ivazsız tasarrufların bağışlama hükmünde sayılacağının öngörülmesine, icra dosyasındaki haciz tutanağının geçici aciz vesikası niteliğinde olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı S...'in yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün onanmasına karar verilmiştir.

(2004 S. K. m. 278)

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı S...vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, davalı S...'ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait taşınmazı kardeşi olan diğer davalıya sattığını, öne sürerek satış işlemlerine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir.

Davalılar, davanın reddini istemişlerdir

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı S... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerin tartışılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, borçlu S... ile 3. kişi S...'ın kardeş olmalarına, İ.İ.K.’nun 278/III-1 maddesine uyarınca kardeşler arasında yapılan ivazlı yada ivazsız tasarrufların bağışlama hükmünde sayılacağının öngörülmesine, icra dosyasındaki haciz tutanağının geçici aciz vesikası niteliğinde olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı S...'in yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.009,95 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı S...ten alınmasına 27.11.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.