Mesajı Okuyun
Old 01-12-2015, 17:26   #2
Fatih Kabadayı

 
Varsayılan

İ.İ.K.134.Madde "İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur" demektedir. İhale ile mülkiyet üçüncü şahıs ihale alıcısına geçmiş olduğundan ihaleden sonra borcun ödenmesi ihale alıcısının tescil hakkına etki etmez.

İHALENİN VE İHALENİN BOZULMASININ SONUÇLARI Av.Talih UYAR
Alıcı «ihale» ile, arttırmada pey sürdüğü taşınmazın mülkiyetini kazanır (mad. 134/I).
İhale ile taşınmazın mülkiyetinin alıcıya geçmesi hem İcra ve İflas Kanunu (mad. 134/I) ve hem de Medeni Kanun (mad. 705); Tapu Sicil Tüz. (mad. 19/5) hükümleri gereğidir.[2]Alıcı, sadece taşınmazın satış memuru tarafından kendisine «ihale edilmesi ile» -ayrıca, tapuya tescil işlemine gerek kalmaksızın[3]*taşınmazın mülkiyetini kazanır (TBK. mad, 279/III). Mülkiyeti «tescilden önce» kazanmış olan alıcının, satın aldığı taşınmazın adına tescilini isteme hakkı da, her hangi bir süreye bağlı değildir.[4]
İhalenin yapılmasından sonra alacaklının -borçlu ile anlaşarak-*satıştan vazgeçmesi[5]*ya da*alıcının satılanı almaktan vazgeçmesi[6]*veya*borcun ödenmesi,[7]*mülkiyetin alıcıya geçmesini önlemez (ve ihalenin feshini gerektirmez).
[1]*UYAR, T.*İhalenin ve İhalenin Bozulmasının Sonuçları (İİY. mad. 134/I, III, IV; 135/I) (Prof. Dr. Turgut Eylül-Ekim/2006, s:25-26, s:72-80) –*UYAR, T.*“İhalenin Feshi” Talebinin Reddedilmesinden Sonra, Genel Mahkemede “Tapu İptali ve Tescil Davası” Açılabilir mi? (İBD. Ocak-Şubat/2011, s:242-247)
[2]*Bknz: 12. HD. 04.03.2013 T. 32029/6916; 13.03.2013 T. 32809/9083; 10.10.2011 T. 1003/19402; 16.12.2005 T. 21619/25231; 6.2.1980 T. 9920/935; 3. HD. 27.9.2005 T. 7582/911; 12. HD. 21.3.1996 T. 3310/3884; 30.4.1990 T. 9993/4774; 1. HD. 1.5.1987 T. 18/1762; 12. HD. 15.9.1986 T. 13436/8952; 27.9.1984 T. 6851/9631; 26.3.1981 T. 1409/2136; 23. HD. 18.12.2012 T. 6517/7480
[3]*Bknz: 12. HD. 30.4.1990 T. 9993/4774; 1. HD. 5.3.1987 T. 18/1762; 12. HD. 9.1986 T. 13436/8952; 15.9.1986 T. 13436/8952; 6. HD. 17.6.1974 T. 3004/2915; 3. HD. 2.6.1969 T. 3484/2739
[4]*Bknz: 12. HD. 16.12.2005 T. 21619/25231; 6.2.1980 T. 9920/935
[5]*Bknz: 12. HD. 14.11.2000 T. 15861/17342; 10.3.1979 T. 1360/2311; 27.2.1989 T. 2137/2621; 26.12.1988 T. 13085/16034
[6]*Bknz: İİD. 30.4.1968 T. 4349/4489
[7]*Bknz: 12. HD. 11.7.1994 T. 8624/9585


T.C.YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/29985
KARAR NO: 2012/37986
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı Abdulkadir Sezal tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M____ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı T_____ Bankası tarafından borçlu M_____ aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, takibin kesinleşmesinden sonra alacağın A_____'a temlik edildiği, temlik alacaklısının talebiyle borçlu adına kayıtlı taşınmazın 8.7.2011 tarihinde 1. artırmada alacağa mahsuben satıldığı, borçlunun takibin derdest menfi tesbit davası nedeniyle kesinleşmediği ve satış şartnamesinin usulüne uygun düzenlenmediği gerekçesiyle ihalenin feshini talep ettiği, mahkemece temlik alan yönünden davanın kabulüyle ihalenin feshine karar verilmiştir.
Kural olarak; usulüne uygun biçimde gerçekleşen ihaleden sonra icra takibinin iptal edilmesi, icranın geri bırakılması veya alacaklının takip dosyasından feragat etmesi halinde dahi bu hususlar ihalenin feshi nedeni yapılamaz. İİK.nun 134.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece "ihalenin BK.nun 226.maddesinde yazılı", "satış ilanı tebliğ edilmemiş olması", "satılan malın esaslı niteliklerindeki hata" ve "ihaledeki fesat" nedenleriyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir.
İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde gerekse Yargıtay uygulamasında;

1-İhaleye fesat karıştırılmış olması
2-Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler
3-İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler
4-Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde
sıralanmıştır.

Devletin cebri icra gücü vasıtasıyla, devlet güvencesinde yapılan ihalede mahcuzu satın alan üçüncü kişinin, takibin iptali, icranın geri bırakılması veya ihaleden sonra borcun ödenmesi nedeniyle doğrudan hiçbir ilişkisi olamaz.

Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte borçlunun yasal süresinde Kahramanmaraş İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/830 Esas sayılı dosyası üzerinden icra emrinin iptalini istediği dosyanın karar tarihi itibariyle derdest olduğu, mahkemece tedbir kararı verilmediği, keza aynı mahkemenin 2011/334 esasında kayıtlı satış kararının iptali ve Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/471 esas sayılı menfi tesbit davalarının derdest olduğu ve tedbir kararı bulunmadığı anlaşılmıştır. İİK nun 149/a-1 maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı kanunun 33.maddesine göre icra mahkemesine yapılan itiraz icrayı ve satışı durdurmaz. İİK nun 149/a-2 maddesine göre ise, İcra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz.

Somut olayda ihale tarihinde henüz icra mahkemesinde icranın geri bırakılması yargılamasının devam ettiği ve satışın durdurulması yönünde bir karar alınmadığından ihalenin yapılması usul ve yasaya uygundur.
Mahkemece yukarıda yazılı ilkelere uygun olarak yapılan ihalenin feshi isteminin reddi yerine, varsayıma dayalı olarak yazılı gerekçe ile ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Davalı A____'ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.