Mesajı Okuyun
Old 11-11-2015, 15:09   #5
Av.Kaan

 
Varsayılan

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/871
KARAR NO : 2015/2165
Y A R G I T A .../...


Taraflar arasındaki akdin feshi, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili müvekkili ile davalılardan ...arasında Düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yapıldığını, müvekkillerinin sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, hatta sözleşme kapsamında yüklencilere tapuda devir tescil ettirilecek olan bağımsız bölümlerden iki tanesini yüklenicilerin söyledikleri davalılardan ...'e tapuda devir ve temlik ettiklerini, buna rağmen yüklenicilerin sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmediklerini ileri sürerek, sözleşmenin geriye yönelik etkili olarak feshine ve davalılardan ... adına yapılan tapuda devir ve tescilin bu kapsamda iptali ile devri yapan davacılar adına tapuda tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar cevap vermemiştir.
Mahkemece dosya kapsamına göre; Davanın ileri sürülüş şekline binaen, ticari amaçlı eser sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin yerine getirilmemesi iddiasına dayalı olarak sözleşmenin geriye etkili feshi ile bu feshe dayalı olarak kısmi ifa nedeniyle sözleşme dışı şahıslara yapılan tapu devir ve tescilinin iptali ile tekrar iş sahipleri adına tescili istemine ilişkin olup, davacıların arsa malikleri ( iş sahipleri ) olarak ve davalılardan ...'ın yüklenici olarak sözleşmede yer aldıklarına göre yüklenicilerin tüketici sıfatına haiz olmadıklarının hukuken tartışmasız olduğu, yine davacıların sözleşmedeki hak ve alacakları kendilerine isabet eden / edecek olan bağımsız bölümler gözetildiğinde sözleşmede tüketici sıfatıyla yer almadıkları, taraflarının tüketici sıfatına haiz olmamaları nedeniyle hukuken tüketici işleminden bahsedilemeyeceğinden iş bu eser sözleşmesindeki uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olmadığı, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu ve görev hususunun kamu düzenine yönelik olup davanın her aşamasında re'sen dikkate alınacağı gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava; taraflar arasındaki arsa payı karşlığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve tazminat istemlerine ilişkindir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı kanunun 3. maddesi (I) bendinde "gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser sözleşmelerini tüketici işlemi kapsamına almıştır. Kanunun 73/1. maddesi ise tüketici işlemlerinden doğan davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirlenmiştir.

6502 sayılı kanunun 3. maddesi gerekçesinde eser sözleşmelerinin kanun kapsamına alınmasına herhangi bir açıklama getirilmemiştir. Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karışlığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı B.K.'nun 155 vd. Maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin tüketici kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır.
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle somut uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir
Bu durumda, mahkemece, HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri doğrultusunda asliye hukuk mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihinde yürürlükte olmayan ve göreve ilişkin dava şartı öngörmeyen HUMK'nın göreve ilişkin 7 ve 27. maddeleri hükümlerine uygun olarak hüküm fıkrasında "Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine " ibarelerine yer verilmesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış ise de, mahkemenin görevli olmadığı yolundaki karar sonucu itibariyle doğru olduğundan HUMK'nın 438/son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın hüküm kısmının 1 nolu bendinde yer alan "Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine" ibaresi ile 2 no'lu bendinde yer alan "Görevli Mahkemenin ...Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna" ibareleri çıkartılarak, yerine 1 no'lu bende "Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığından HMK'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine" ve 2 no'lu bende " Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine" ibarelerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.


Geçici maddenin 2.bendini tartışmaya gerek kalmamış oluyor bu içtihada göre. Yeni Tüketici Kanununda geçen eser sözleşmesi ibaresinin Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri için geçerli olmadığına karar vermiş Yargıtay. İçtihat süreklilik kazanır mı göreceğiz.