Mesajı Okuyun
Old 10-09-2015, 19:55   #3
av.mustafaugur

 
Varsayılan

sayın avukatım önceelikle karineyi tanımlamakta fayda görüyorum;Karine bilinen bir olgudan (olgulardan) bilinmeyen bir olgunun (sonucun) çıkartılmasıdır; örneğin, evli bir kadının çıplak bir şekilde tenha (kapalı) yerde bir erkekle yakalanması, onun zina ettiğine karinedir.

a) kanuni karine: Yasanın bir olguyu, diğer bir olgunun olduğuna veya olmadığına delil sayması; örneğin, birlikte ölüm karinesi, iyiniyet (hüsnüniyet) karinesi;

b) maddi karine (fiili karine) : Yaşam tecrübelerinden çıkan karine;

c) adi karine: Aksi ispat olunabilen karine;

d) kesin (kati) karine: Aksinin ispatının olanaksız olduğu karine.
ben şahsen uğur beyin fikirlerine katılmıyorum.Manevi tazminatta kusur ya da asli kusur ayrımı yapılmaz.Manevi tazminat yaşanan bir olay yani örneğinizde ölüm olayı nedeniyle ölen tarafın bu elzem durumdan dolayı yaşamış oldukları elem ve ıstırapı bir nebze olsun hafifletmeye yarar.Manevi tazminat bilirsiniz ki tamamiyle kanuni sınırlar çerçevesinde hakimin takdir sınırları içerisinde yer almaktadır.Bu sebeple kusurun manevi tazminat miktarına etkili olmayacağını Yargıtay kararları doğrultusunda bilgilerinize sunuyorum.

saygılarımla...