Mesajı Okuyun
Old 29-07-2015, 15:49   #2
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

Sayın konuk

Öncelikle geçmiş olsun. Boşanma davasında davayı açan tarafın iddialarını kanıtlaması gerekmektedir. Hakim sunulan delilleri serbestçe takdir eder.Eşinizin size uyguladığı fiziksel/psikolojik şiddet için sağlık kuruluşundan rapor alabilirsiniz. Aynı şekilde bu duruma şahit olan kişilerin tanık olarak mahkemede dinlenilmesini talep edebilirsiniz. Eşinizin küfür ve hakaretlerine dair elinizde delil niteliğine haiz olan şeyler varsa bunları da mahkemeye sunabilirsiniz. Nitekim bütün bilgi ve belgeler ışığında eşinizin kusurlu olduğunu ispatladığınız takdirde boşanmaya karar verilecektir.

Boşanma davası sürecinde gerek kendiniz gerek çocuğunuz için tedbir nafakası talep edebilirsiniz. Boşanmanın gerçekleşmesi ve kararın kesinleşmesinden sonra bu nafakalara yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devam edilmesini isteyebilirsiniz. Tarafların sosyo-ekonomik durumları nazara alınarak mahkemece uygun bir nafaka bedeli belirlenecektir. Aynı şekilde maddi-manevi zararlalarınızın tazminini talep etme hakkınız mevcuttur.

Çocuğunuzun yaşını da göz önünde aldığımızda velayetin size verilmesi muhtemeldir.

Yine Aile Mahkemesine başvurarak 6284 sayılı yasadan kaynaklanan koruma tedbirlerinin uygulanmasını talep edebilirsiniz. Mahkeme talebinizi ivedilikle sonuçlandıracaktır. Hakim tarafından verilebilecek örnek tedbir kararları aşağıdadır. Size uygun olanlarını talep edebilirsiniz. Bu talep masrafsızdır. Şiddet gördüğünüzü beyan etmeniz yeterlidir. Şiddet, tehdit, korkutma, fiziksel, sözlü ve ekonomik olabilir..
Alıntı:
Hâkim tarafından verilecek önleyici tedbir kararları
MADDE 5. (1) Şiddet uygulayanlarla ilgili olarak aşağıdaki önleyici tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar verilebilir:

a) Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması.

b) Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi.

c) Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması.

ç) Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması.

d) Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.

e) Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi.

f) Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi.

g) Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi.

ğ) Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi.

h) Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması.

ı) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması.

(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından yirmidört saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.

(3) Bu Kanunda belirtilen tedbirlerle birlikte hâkim, 3/7/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununda yer alan koruyucu ve destekleyici tedbirler ile 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre velayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında karar vermeye yetkilidir.

(4) Şiddet uygulayan, aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir.

Bütün bu işlemleri avukat aracılığıyla yapmanız yararınızadır. Adli yardımdan yararlanmak için belirli şartların gerçekleşmesi gerekmektedir. Bulunduğun yerin en yakın Baro Adli Yardım servisine başvurarak bilgi alabilirsiniz. Ön bilgi için aşağıdaki linki inceleyiniz.
http://www.istanbulbarosu.org.tr/Doc...im/tanitim.htm