Mesajı Okuyun
Old 19-04-2015, 21:38   #3
Av.Nevzat

 
Karar 6502 Sayılı yasa-Tüketici Mahkemesi Görev Alanı-Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri

Değerli meslektaşım
Öncelikle katkınızdan dolayı teşekkür ederim.
Daha fazla katılım olacağı ümidiyle şimdiye kadar yazmadım. Ama ilginçtir başka yazan olmadı. Demek ki herkes bu konuyu çözmüş Ya da çok fazla uygulama örneği yok.

Görüşünüze ben de katılıyorum. Ancak durum biraz karışık;

Eklediğiniz karar 4077 sayılı (eski) TKHK döneminde verilmiş bir karar.
Bildiğim kadarıyla eski kanun döneminde, yükleniciden daire satın alanlar "tüketici" olarak kabul edilerek açtıkları davalar tüketici mahkemelerinde görülmekteydi. Ancak yüklenici ile arsa sahipleri arasında ki davalar ise genel görevli mahkemeler de görülmekteydi. Yargıtay'da da bu kanaat hakimdi.

Ben de sizin gibi (yani hakim kanaatin aksini) düşünmekle birlikte (ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden) arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki davaların tüketici mahkemelerinin görevi girdiğine dair bir karara henüz rastlamadım.

HSYK tarafından Hukuki Müzakere Toplantıları adıyla düzenlenen çalışmaların birinde (SAMSUN – 31 Ekim-03 Kasım 2013) Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden doğan davalarda “görev” konusunda şu görüşler tespit edilmiştir:

"...Eser sözleşmesi “yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bir bedel
ödemeyi üstlendiği sözleşmedir” (BK m.470). Kat karşılığı inşaat sözleşmesi bina yapımına ilişkin eser sözleşmesi ile bağımsız bölümün devrine ilişkin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden oluşan karma bir sözleşmedir.
.....Arsa sahiplerinin gerçek kişi olması ve her iki tarafın tacir olmadığı yahut bir tarafın tacir olduğu sözleşmeden kaynaklanan davalarda, asliye hukuk mahkemesinin görevli kabul edilmesi gerektiği,
Yükleniciden temlik alan kişilerin ise, 4077 sayılı Yasa’nın 4/c kapsamında konut
amaçlı taşınmaz edinen kişi sıfatıyla tüketici sayılması nedeniyle uyuşmalıkta tüketici
mahkemelerinin görevli olacağı....."


Yani eski kanun döneminde, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin, gayrimenkul satış vaadi kısmı nazara alınarak olsa gerek bu hususta yüklenici ile arsa sahipleri arasında açılacak davaların TKHK kapsamında olmadığı görüşü Yargıtay da ve uygulamada hakimdi.

Ancak 6502 sayılı yeni TKHK da, biraz da eski uygulamaya tepkisel bir yaklaşımla tüketici mahkemelerinin görev alanı oldukça genişletilmiştir.
Bu bağlamda 6502 sayılı kanunda madde 2(1), madde 3(k)(l), madde 73/1 ve madde 83/2 deki düzenlemeler dikkat çekicidir. Özellikle madde 3 (l) de, "....eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık..." şeklinde uygulamada tereddüt edilen sözleşmeler ismen sayılmış ve "… ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem..." denilerek sözleşmenin adının önem arz etmediğim vurgulanmıştır.

(BENCE) ÖZETLE 6502 SAYILI YENİ TKHK NE GÖRE; SÖZLEŞMENİN VEYA HUKUKİ İŞLEMİN NİTELİĞİ VE ADI NE OLURSA OLSUN, TARAFLARINDAN BİRİSİ “TÜKETİCİ” İSE O SÖZLEŞME VEYA HUKUKİ İŞLEMDEN KAYNAKLANAN DAVALAR TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREV ALANINA GİRMEKTEDİR.
Bakalım Kanunun uygulaması nasıl olacak...

Bu arada diğer meslektaşlarımdan bu konudaki yorumlarını, tecrübelerini, varsa yeni kanun döneminde (28 Mayıs 2014 tarihinden sonra) açılmış davalara ilişkin mahkeme ve Yargıtay kararlarını halen bekliyorum.