Mesajı Okuyun
Old 12-03-2007, 18:15   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Haksız rekabet hükümlerine gitmeniz gerektiğini düşünüyorum.

Ekteki karar örnek olabilir.
Saygılar.

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 1992/7451

K. 1993/6598

T. 18.10.1993

• HAKSIZ REKABET ( Bir Kimsenin Çalıştığı Şirketin İmkanlarını Sahibi Olduğu Şirket Menfaatine Kullanması )

• TİCARET SIRLARINDAN FAYDALANMAK ( Haksız Rekabet-Dürüstlüğe Aykırılık )

• DÜRÜSTLÜK KURALINA AYKIRILIK ( Çalışılan Yerin Ticari İmkanlarını Kendi Menfaatine Kullanmak-Haksız Rekabet )

• ÇALIŞILAN YERİN TİCARİ İMKANLARINI SUİSTİMAL ETMEK ( Haksız Rekabet )

6762/m.56,57,58


ÖZET : Kendisine ait bir şirketin sahibi olan şahsın yine aynı alanda çalışan başka bir şirkette çalışırken bu firmanın alması muhtemel ihaleleri kaybettirmesi, akreditifleri kendi şirketine yönlendirmesi haksız rekabeti ouşturur.
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesince verilen 13.11.1991 tarih ve 2229-4202 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili şirketin Orta Doğu ülkelerine özellikle İran ve Irak'a demir ve çelik mamulleri ihracatı ile temayüz etmiş dış ticaret sermaye şirketi olduğunu, müvekkili adına iş takibi ve işi sonuçlandırma görevi ile Necdet'i hizmet akdi ile işe aldığını, halbuki davalı Necdet'in iş için müracaatından bir gün önce diğer davalı şirketi kurup müdürlüğünü de üstlendiğini, hizmet akdi gereği tüm mesaisini sadakat ve dürüstlük kuralları çerçevesinde davacı şirket için hasretmesi gereken davalının davacının sağladığı imkanlar ile Irak'a gidip kendi şirketi lehine faaliyetlerde bulunup ihracat bağlantılarını kendi şirketi adına yaptığını, bu şekildeki bir ihracatta 200.000.000 lira net kar sağladığının belirlendiğini, bu hususların iktisadi rekabetin suistimali olduğunu ileriye sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik ( 50.000.000 ) lira tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin iş tecrübesinden istifade etmek isteyen davacının müvekkiline ait şirketin mevcudiyetini bildiği halde işe aldığını, davacı adına birçok bağlantı gerçekleştirip görevini en iyi şekilde gerçekleştirdiğini, davacı zararına faaliyette bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere, bilirkişi raporlarına göre, davalı Necdet'in davranış ve çalışmalarının iyiniyetle bağdaşmadığı, diğer davalı şirket ile davranışlarının haksız rekabeti oluşturduğu, davacı şirketin alması mümkün ihalelerin bu nedenle kaybedildiği, davacıya ait akreditiflerin davalıların elbirliği ile davalı şirkete yönlendirildiği sonucuna varılarak, davanın kabulü ile ( 50.000.000 ) lira tazminatın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 500.000 lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 18.10.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.