Mesajı Okuyun
Old 04-01-2015, 17:31   #5
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan

"KİRA SÜRESİNİN BİTMESİ NEDENİYLE TAHLİYE (İİK.M.272-276)

Bu tahliye sebebi 6570 sayılı GKK’a tabi olmayan kiralananlar için geçerlidir. Ayrıca kira sözleşmesinin yazılı olması gerekir. Bu durumda kiralayan, kira süresinin bitiminde kira sözleşmesini yenilemek istemiyorsa 1 ay içinde İcra Dairesi’ne başvurarak kiracının tahliyesini isteyebilir.

Bunun üzerine kiracıya bir tahliye emri gönderilir ve kiracıya, kira sözleşmesinin yenilendiğine veya uzatıldığına dair bir itirazı varsa bunu icra dairesini bildirmesi; aksi takdirde 15 gün içerisinde kiralananı tahliye etmesi istenir. Kiracı itiraz etmezse 15 gün sonra kiracı zorla kiralanandan tahliye ettirilir. İtiraz ederse, kiralayanın başvurusu üzerine İcra Tetkik Mercii Mercii talep haklı ise tahliyeye karar verir."

(http://www.emlakforumu.net/6570-sayi...un-t202.0.html)

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/2092
K. 2011/3831
T. 29.3.2011
• ARSA VASFI NİTELİĞİNDEKİ TAŞINMAZ ( Davalı Kiracı Tarafından Kiralanan Arsa Üzerine Masrafları Kiracı Tarafından Karşılanarak Yapılmış Olan Prefabrik Kapalı Düğün Salonu Yazlık Düğün Salonu Tesisleri İle Çay Ocağı Olan Üstü Kapalı Terasın Varlığı Kiralananın Arsa Vasfını ve Borçlar Kanununa Tabi Olma Vasfını Değiştirmeyeceği )
• İTİRAZIN KALDIRILMASI VE KİRALANANIN TAHLİYESİ ( Bir Aylık Yasal Süre İçerisinde ve Davalıya Tebliğ Edildiğinden İhtarnamenin Süre Kesici Özelliği Sebebiyle Dönem Bitiminden Sonraki Tarihte Davacının Kiralananın Tahliye Edilmesi Yönünde İcra Takibi Yapmasında Bir Usulsüzlük Bulunmadığı )
• İHTARNAMENİN SÜRE KESİCİ ÖZELLİĞİ ( Sebebiyle Dönem Bitiminden Sonraki Tarihte Davacının Kiralananın Tahliye Edilmesi Yönünde İcra Takibi Yapmasında Bir Usulsüzlük Bulunmadığı – Mahkemece İşin Esasının İncelenmesi Gerektiği )
2004/m.272,275
ÖZET : Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine ilişkindir. Yazılı kira sözleşmesinin incelenmesinden kiralananın kiralayan davacı Vakıf tarafından arsa olarak, parseldeki Vakıf hissesine tekabül eden kısmının kiraya verildiği görülmektedir. Ayrıca sözleşmenin eki olan ve kiracı davalı tarafça da imzalı Vakıf arsalarının kiraya verilmesine ilişkin genel şartnamenin 18. maddesinde kiracının taşınmaz malı ne şekilde teslim almışsa sözleşmenin bitiminde yine aynı şekilde teslim etmekle yükümlü olduğu kararlaştırılmış, 21. maddesinde de; mecurun arsa olduğundan 6570 Sayılı Kanun hükümlerine tabi olmadığı, üzerine yapılacak prefabrik demontabl kulübe ve baraka gibi temelsiz yapıların arsanın gayrimusakkaf vasfını değiştirmeyeceği beyan edilmiştir. Bu durumda davalı kiracı tarafından kiralanan arsa üzerine masrafları kiracı tarafından karşılanarak yapılmış olan 700 m2,lik prefabrik kapalı düğün salonu, yazlık düğün salonu tesisleri ile çay ocağı olan üstü kapalı terasın varlığı, kiralananın arsa vasfını ve Borçlar Kanununa tabi olma vasfını değiştirmez.
Davacı vakıf tarafından davalı kiracıya kira dönemi sona ermeden sözleşmenin bitiminden sonra yenilenmeyeceği ve İ.İ.K.nun 272 ve 275. maddelerine göre tahliyenin istenebileceği ihbarını bildirir ihtarname dava açma süresi olan bir aylık yasal süre içerisinde ve davalıya tebliğ edildiğinden ihtarnamenin süre kesici özelliği sebebiyle dönem bitiminden sonraki tarihte davacının kiralananın tahliye edilmesi yönünde icra takibi yapmasında da bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Mahkemece işin esasının incelenmesi gerekir.
DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 17.3.2009 tarihli tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi ile 1.1.2008 tarihli yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak kira sözleşmesinin bitimi sebebiyle İ.İ.K.nun 272. maddesi gereğince düzenlenen tahliye emrinin davalıya 18.3.2010 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı kiracının bu takibe süresinde haksız olarak itiraz etmiş olması sebebiyle icra mahkemesine başvurarak davalının itirazının kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı icra takibine vaki itirazını yargılama esnasında da tekrar ederek kiralananın Borçlar Kanununa tabi olmayıp 6570 Sayılı Yasaya tabi olduğunu, bu sebeple kira süresinin bitiminden sonraki bir ay içinde yapılmayan takip ile tahliyenin istenemeyeceğinden davanın reddini savunmuş, mahkemece bir bütün olarak değerlendirme sonucunda kiralananın musakkaf olduğu ve somut olayda 6570 Sayılı Kanun hükmünün uygulanması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Davaya ve takibe dayanak yapılan 1.1.2008 başlangıç tarihli ve 31.12.2008 bitim tarihli yazılı kira sözleşmesinin varlığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık kiralananın Borçlar Kanununa mı yoksa 6570 Sayılı Yasaya mı tabi olup olmadığı noktasındadır.
Yazılı kira sözleşmesinin incelenmesinden kiralananın kiralayan davacı Vakıf tarafından arsa olarak, 635 ada 38 numaralı parseldeki Vakıf hissesine tekabül eden kısmının kiraya verildiği görülmektedir. Ayrıca sözleşmenin eki olan ve kiracı davalı tarafça da imzalı Vakıf arsalarının kiraya verilmesine ilişkin genel şartnamenin 18. maddesinde kiracının taşınmaz malı ne şekilde teslim almışsa sözleşmenin bitiminde yine aynı şekilde teslim etmekle yükümlü olduğu kararlaştırılmış, 21. maddesinde de; mecurun arsa olduğundan 6570 Sayılı Kanun hükümlerine tabi olmadığı, üzerine yapılacak prefabrik demontabl kulübe ve baraka gibi temelsiz yapıların arsanın gayrimusakkaf vasfını değiştirmeyeceği beyan edilmiştir. Bu durumda davalı kiracı tarafından kiralanan arsa üzerine masrafları kiracı tarafından karşılanarak yapılmış olan 700 m2,lik prefabrik kapalı düğün salonu, yazlık düğün salonu tesisleri ile çay ocağı olan üstü kapalı terasın varlığı, kiralananın arsa vasfını ve Borçlar Kanununa tabi olma vasfını değiştirmez.
Davacı vakıf tarafından davalı kiracıya kira dönemi sona ermeden sözleşmenin bitimi olan 31.12.2008 tarihinden sonra yenilenmeyeceği ve İ.İ.K.nun 272 ve 275. maddelerine göre tahliyenin istenebileceği ihbarını bildirir ihtarname dava açma süresi olan bir aylık yasal süre içerisinde ve 9.1.2009 tarihinde davalıya tebliğ edildiğinden ihtarnamenin süre kesici özelliği sebebiyle dönem bitiminden sonraki 17.3.2009 tarihinde davacının kiralananın tahliye edilmesi yönünde icra takibi yapmasında da bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi hatalı olmuştur.
Karar bu sebeplerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle kararın BOZULMASINA, istenmesi halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

(http://www.baltaci.av.tr/arsa-vasfi-...tay-kararlari/)