Mesajı Okuyun
Old 20-12-2014, 19:54   #2
ekinheval

 
Dikkat

Usulsüz bir tebligat, hukuken tebligat yapılmamışa eş değerdir. Yani Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümlerine aykırı yapılan bir tebligat, geçersizdir. Bu tebligattan sonra yapılacak tüm hukuki işlemler hukuken geçersizdir. Örneklendirirsek; davalı tarafa usulsüz yapılan bir tebligatta, taraf teşkili sağlanamadığında, bu usulsüz tebligata istinaden yargılamanın sonraki aşamalarına geçilemez. Şayet usulsüz tebligat sonucu taraf teşkili sağlandığı kanaatiyle, yargılama yapılarak hüküm verilmiş ise bu halde, kararın Yargıtay nezdinde temyiz edilmesi halinde, hüküm esasa girilmeden usul yönünden(usulsüz tebligat nedeniyle taraf teşkili yapılmadığından) bozulacaktır.
Yine şayet bir icra takip dosyasında usulsüz bir ödeme emri tebligatı var ise, bu aşamadan sonra yapılacak olan tüm icra ve haciz işlemleri hukuken geçersiz olacaktır. Varsa hacizler talep halinde kalkacaktır. Şayet usulsüz tebligat nedeniyle, satış sonrası sıra cetvelinde dahi haciz düşmesi dolayısıyla, sıra cetveli dışında kalma sonucu meydana gelecektir.
Tüm bunlara rağmen usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebligatı öğrenmiş ise tebligat geçerli sayılır. Muhatabın tebligatı öğrendiğini beyan ettiği tarih, tebliğ tarihidir. Muhatap, usulsüz tebligatı öğrenmemiş ise tebligat yapılmamış sayılır. (Tebligat Tüzüğü.m.51)