Mesajı Okuyun
Old 02-09-2014, 13:37   #5
av.ypamuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Kararın yasal dayanağı vardır. HMK 74. maddesi "Açıkça yetki verilmemiş ise vekil; ... hakimlerin fiilleri sebebiyle Devlet aleyhine tazminat davası açamaz..."; aynı yasanın 77. maddesi "Vekaletnamesiz işlem yapmasına izin verilen ancak haklı bir sebep olmaksızın süresi içinde vekaletname ibraz etmeyen avukat, celse harcı ile diğer yargılama giderleri ve karşı tarafın uğradığı zararları ödemeye mahkum edilir." düzenlemelerini içermektedir.

Haksız yakalama ve tutuklama nedeniyle tazminat davası hakim fiili nedeni ile Devlet aleyhine açılan bir dava niteliğinde değildir bence. Zira tutuklama yargılama sürecinde toplanan deliller doğrultusunda ortadan kaldırılması ihtimali bulunan bir tedbir mahiyetinde. HMK 74 daha çok hakimin ihmali, kusuru, kastı hallerini kast ediyor gib. Ayrıca Mahkeme gerekçeli kararında açıkça CMK 141 vd maddeleri uyarınca dava açma yetkisi bulunmadığından bahsediyor. Bu tazminat davalarını düzenleyen CMK maddelerinde bu konuda özel yetki gerektiğine dair bir ibare mevcut değil.

Olayımızda vekaletnamesiz işlem yapmak da söz konusu değil.Mahkeme bu noktada adeta inatlaşarak 2 yıl önce müvekkil tarafından avukata verilen (sulh, ibra, feragat,hakimler hakkında yakınma vb. yetkiler de içeren) vekaletnamenin geçersiz olduğu, yeni vekaletname sunulması gerektiğine dair ara karar bile tesis etti.

Zaten haksız tutuklanarak mağdur edilip haksızlığa uğrayan vatandaşı bir de tekrar sanıkmış gibi mahkeme huzuruna zorla çıkarmaya çalışmak, bunu başaramayınca faturayı tam yetkili avukatına kesmeyi asla doğru bulmuyorum.