Mesajı Okuyun
Old 09-03-2007, 13:10   #2
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 1997/5269
Karar: 1997/6499
Karar Tarihi: 05.06.1997
ÖZET: 3444 sayılı Yasa ile değişik Medeni Kanunun 134/2. maddesi gereği, kusuru daha ağır olan davacıya karşı davalının itiraz etme hakkı bulunmakta ise de, davalının bu hakkını kötüye kullanması sonucu evlilik birliğinin devamında, davalı ve çoçuklar yönünden korunmaya değer yarar kalmamış ise, evlilik birliğinin temelden sarsılmış olduğunun kabulüyle boşanmaya karar verilmesi gerekir.
(743 S. K. m. 134/2)
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Toplanan delillerle davacının, on yıl gibi uzun süreden beri sadakatsizlik içinde bulunduğu, bu konuda yaygın dedikodunun varlığı ve davalının da maddi olguyu bildiği, bu nedenle davacıya hakaret ettiği anlaşılmıştır. 3444 sayılı Yasa ile değişik Medeni Kanunun 134/2. maddesi gereği, kusuru daha ağır olan davacıya karşı davalının itiraz etme hakkı bulunmakta isede, davalının bu hakkını kötüye kullanması sonucu evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar yönünden korunmaya değer yarar kalmamış ise, evlilik birliğinin temelden sarsılmaış olduğunun kabulüyle boşanmaya karar verlimesi gerekir. Davacının sadakatsizliğini bile bile davalı evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar yönünden korunmaya değer yarar kalmamış ise, evlilik birliğinin temelden sarsılmış olduğunun kabulüyle boşanmaya karar verilmesi gerekir. Davacının sadakatsizliğini bile bile davalı evlilik birliğinin devamının istemekle kusurlu duruma girmiştir. Kadının sadakatsizliği alışkanlık haline getirmesine karşılık davalı kocanın bunu hoşgörü ile karşılaması Türk aile anlayışı ve manevi değerleriyle bağdaşmaz. Davalı, gerek kendini ve gerekse çocuklar yönünden korunmaya değer bir yarardan söz etmemiş resen de böyle bir hak tespit edilmemiştir. Kamu düzenini de bozan böyle bir beraberliği yasanın koruyacağı da düşünülemez.
O halde, temelden sarsılan evliliğin boşanma ile sonuçlandırılması yerine davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Sonuç: Hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, 5/6/1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************