Müstakbel avukatlar hayalî dava peşinde...06.03.07


OSMAN ASİLTÜRK
Zaman Gençlik
Dünya çapında 45 yıldan beri avukat adayı öğrenciler arasında yapılan Uluslararası Farazi Dava Yarışması’nda Türkiye’yi temsil etmek için yalnızca 4 üniversite aday oldu. Yaklaşık 100 ülkeden 600’ün üzerinde üniversitenin başvurduğu yarışmaya Türkiye, 15 yıldır katılıyor.
Türkiye’den katılımın az olmasını, etkinliğin Türkiye Koordinatörü Murat İnceoğlu, yarışmanın zor olmasına bağlıyor. “Yarışmanın hazırlanma aşaması 5 aylık bir süreci kapsadığı gibi ileri derecede bir İngilizce gerektiriyor.” diyen İnceoğlu, bu yüzden Türkiye’den katılımın çok az olduğuna dikkat çekiyor. Ayrıca, ülkemiz bugüne kadar farazi dava yarışmasında hiç dereceye girememiş. Bahçeşehir Üniversitesi’nde geçtiğimiz hafta yapılan finallerde birinci seçilen İstanbul Bilgi Üniversitesi, bu yıl ülkemizi 100 ülkeye karşı Amerika’da temsil edecek. Bu yılki yarışmanın Türkiye elemelerine Ankara Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Koç Üniversitesi katıldı.
Asıl adı The Philip C. Jessup International Law Moot Court Competition olan yarışmanın Türkiye elemeleri Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde gerçekleşirken, diğer ülkelerdeki elemeler de ülkemizle eş zamanlı olarak yapıldı. Ulusal elemelere katılan avukat adayı öğrenciler İngilizce konuşarak yarıştı. İkisi final olmak üzere toplam 10 maç gerçekleşti. Seçilen uluslararası hayali dava konularından biri Türkiye’nin Avrupa üyeliğinin reddedilmesiydi. Davacılar Türkiye’nin AB üyeliğini, diğer taraf ise üyeliğin reddini savundu. Duruşmanın sonunda kazanan tarafı hakimler bir üst tura çıkardı. İki gün boyunca yapılan elemelerde finale İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi kaldı. Elemelerde birinci seçilen İstanbul Bilgi Üniversitesi, ABD’de ülkemizi temsil etmeyi hak etti.
Avukat adaylarına ter döktüren Uluslararası Farazi Dava Yarışması, ulusal ve uluslararası olmak üzere iki aşamadan oluşuyor. Yarışmaya aday üniversitelerin hukuk fakülteleri ilk etapta kendi içinde okullarını temsil edecek 5 kişilik bir takım seçiyor. Ülkelerini temsil etmeye aday üniversiteler hazırladıkları uluslararası dava dilekçelerini temsili olarak kurulan Uluslararası Adalet Divanı’na gönderiyor. ABD’de bulunan divan tarafından değerlendirilen dava dilekçelerinden üniversiteler puan alıyor. Daha sonra ulusal çapta yarışmalar başlıyor. Bir üniversiteden iki kişi davalı olurken diğer bir üniversiteden iki kişi de davacı olacak şekilde duruşmalar yapılıyor. Öğrenciler bu duruşmalarda davalarını hukuki delillerle İngilizce olarak savunuyor. Yarışmaya bir ülkeden 11’den fazla üniversite katılırsa, uluslararası bölüme iki temsilci takım gönderme hakkına sahip oluyor. Duruşmalardan sonra birinci olan takım o ülkeyi ABD’de temsil etmeye hak kazanıyor. Aynı eleme süreci ülkeler arasında da devam ediyor. Birinci olan ülkeye madalya veriliyor.
Yarışmanın Türkiye’deki üniversiteler arasında yeterince tanınmadığından yakınan koordinatör Murat İnceoğlu, amaçlarının katılımı daha fazla sayıya çıkarmak olduğunu söylüyor. Yarışmanın iyi İngilizce bilen öğrenciler arasında çok popüler olduğunu belirten İnceoğlu, anadili İngilizce olan ülkelerin daha avantajlı olduğuna dikkat çekiyor. İnceoğlu, yarışmanın katılan öğrencilere önemli avantajlar sağladığını da savunuyor:
“Bu yolla öğrenciler uluslararası hukukla tanışmış oluyor. Türkiye’nin bir anlamda uluslararası avukatlarını yetiştiriyoruz. Bu avukatlar ileride Adalet Divanı’nda Türkiye’yi temsil etmeye aday olacaklar.” Zaman