Mesajı Okuyun
Old 17-07-2014, 00:38   #4
dirilis

 
Varsayılan

İstihkak hususunda karar verme yetkisi esas icra dairesindedir. Talimatın görevi sadece haczi tatbik edip, beyanları tutanağa geçmekten ibarettir.


T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2008/22021
KARAR NO: 2009/2151 Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Balıkesir 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/02/2008
NUMARASI: 2008/47-2008/45
DAVACI : BORÇLU : TEYYAR TEKİN
DAVALI : ALACAKLI :ÖZCAM CAM SAN VE TİC LTD ŞTİ
DAVA TÜRÜ: Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 30.6.2008 tarih, 10904/13830 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

İİK.nun 79.maddesi uyarınca haciz konulacak mallar başka yerde ise, takip yapan icra müdürü haczin yapılması için malların bulunduğu yerdeki icra dairesine talimat yazar. Talimat İcra Dairesinin haciz ile ilgili yaptığı işlemlere ilişkin şikayetler kendisine talimat yazılan İcra dairesinin bağlı olduğu İcra Mahkemesince çözümlenir. Ancak, yapılan haciz nedeniyle istihkak iddiasında bulunulursa bu iddia ile ilgili İİK.nun 97. Ve 99. Maddelerinin uygulanmasına dair karar asıl takibin yapıldığı İcra Dairesince verilir. Zira anılan işlem İİK.nun 79. Maddesi kapsamında değildir. Talimat İcra Dairesi haczi tamamladıktan ve istihkak iddialarını tutanağa geçirdikten sonra sözü edilen istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere tutanağı asıl İcra dairesine gönderir. Somut olayda istinabe olunan Balıkesir İcra Dairesi borçlunun haczedilen malların 3. Şahıs Boyner şirketine ait olduğu yönündeki istihkak iddiasını zapta geçirerek talimat edildiği üzere haczi uygulamıştır. Borçlu veya 3. Kişi istihkak iddiaları ile ilgili karar verilmesini asıl İcra Dairesinden isteyebilir. Şikayetçinin şikayet nedenleri istihkak prosedürlerinde değerlendirilecek nedenlerdir. Talimat İcra Dairesi kendisine verilen görevi yerine getirdiğinden ve haczi uygulamaktan dolayıda usulsüz bir işlemi bulunamadığından şikayetin reddi yerine istihkak davasının konusunu oluşturan nedenler irdelenerek haczin ve muhafazanın kaldırılmasına karar verilmesi isabetsiz olup mahkeme kararının bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 30.6.2008 tarih 2008/10904-13830 sayılı onama kararının kaldırılmasına mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.





T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2007/12097
KARAR NO: 2007/14083 Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Buldan İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/03/2007
NUMARASI: 2007/5-19
DAVACI : ŞİKAYETÇİ : SAADET UĞUZ
DAVALI : ---
DAVA TÜRÜ: Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

İcra mahkemesinin gerekçesinde de yasaya uygun olarak tartışılıp açıklandığı gibi talimat yazılan icra dairesinin görevi, sadece haczi uygulayıp buna ilişkin tutanağı asıl takibin yapıldığı yer icra dairesine göndermekten ibarettir. Haciz sırasında istihkak iddiasında bulunulması halinde, İİK'nun 99 veya 96 ve 97.maddelerinde yazılı kurallardan hangisinin uygulanacağı, bir başka anlatımla, dava açma külfetinin alacaklı ya da istihkak iddia eden 3.şahıstan hangisine yükletileceğine asıl icra dairesi karar verecektir.

Mahkemece bu kurallar tekrar edilmiş ise de, incelenen maddi olaya göre yanlış sonuca varıldığı gözlenmektedir. Zira, Buldan İcra Dairesi haczi uyguladıktan sonra istihkak iddiasında bulunulması üzerine yukarıda sözü edilen maddelerle ilgili bir karar vermemiştir. O halde, memurun işleminde yasaya aykırılık bulunmadığından Buldan İcra Dairesi'nin bağlı bulunduğu Buldan İcra Mahkemesi'nce şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.




T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2011/22429
KARAR NO: 2012/7570 Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Mut İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2011
NUMARASI: 2011/13-2011/23
DAVACI : ALACAKLI : Ali Kale
DAVALI :

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

İİK.nun 79. maddesi uyarınca haciz konulacak mallar başka yerde ise, takip yapan icra müdürü haczin yapılması için malların bulunduğu yerdeki icra dairesine talimat yazar. Talimat icra dairesinin görevi, asıl icra dairesinin talimatı doğrultusunda haciz işlemini yapmak ve varsa istihkak iddialarını tutanağa geçirmektir. Yapılan haciz nedeniyle istihkak iddiasında bulunulursa bu iddia ile ilgili İİK. nun 97 ve 99. maddelerinin uygulanmasına dair karar, asıl takibin yapıldığı icra dairesince verilir. Zira anılan işlem İİK. nun 79. maddesi kapsamında değildir. Talimat icra dairesinin haczi tamamladıktan ve istihkak iddialarını tutanağa geçirdikten sonra sözü edilen istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyayı asıl icra dairesine göndermesi gerekir.

Somut olayda, talimat icra dairesince, asıl icra dairesinin talimatı doğrultusunda gidilen borçlu adresinde üçüncü kişinin istihkak iddiasında bulunduğu görülmüştür. Bu durumda, talimat icra müdürlüğünce istihkak iddiası tutanağa geçirildikten sonra, haciz işleminin yapılarak, İİK. nun 97 ve 99. maddelerine göre istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere haciz tutanağının asıl icra dairesine gönderilmesi gerekirken alacaklının haciz ve muhafaza talebinin reddi doğru değildir.

O halde mahkemece alacaklının şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.