Sayın meslektaşım;

Onama kararının tebliğinden itibaren 30 gün içinde anayasa mahkemesine bireysel başvuru yapabilirsiniz.

Sizin yapacağınız başvuru kapsamında öncelikle şunların bilinmesi gerekmektedir ; anayasa mahkemesi denetimini anayasal bir hakkın ihlal edilip edilmediği noktasında yapmaktadır. Bir çok bölüm kararında kendisinin temyiz mercii olmadığı, temyiz merciince gözetilmesi gereken hususlarda anayasa mahkemesine başvurulamayacağı belirtilmektedir.Bu şekilde yapılan başvuruların esasını incelemeden '' başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması'' gerekçesiyle başvuruyu kabul edilemez (bir nevi incelemeye değer görmeme) bulmaktadır.Ancak takdir hakkının kullanılmasında bariz hata var ise veya karar açıkça keyfi ise ve aynı zamanda koruma altında bulunan anayasal bir hakkın bu şekilde ihlali söz konusu olursa bunu denetleyebileceğini ifade etmektedir. Ki bugüne kadar en azından ben okuduğum kararlarda böyle bir denetleme görmedim. Usulden red ettiği bir çok kararda çok büyük hukuki yanılgıların olmasına rağmen bu durumu denetim dışı bırakmıştır.

Sizin anlatımlarınızdan anlayabildiğim kadarıyla adil yargılanma hakkının ihlal edilmesiyle ilgili;

a-makul süre içersinde bir yargılamanın yapılmamış olması;
anaysa mahkemesi iş davalarının tabi olduğu usul ve işçinin bir an önce alacağına kavuşması konusundaki aciliyetini gözeterek bu konuda ihlal kararı vermektedir.

b- gerekçeli karar hakkı, anayasa mahkemesi gerekçeli karar hakkını sadece son karardaki red veya kabule ilişkin gerekçe olarak anlamamakta başvuru sahibinin usule ve esasa ilişkin ayrıca ve açıkça cevaplanmasını istediği konulara mahkemenin gerekçe sunma zorunluluğu olarak değerlendirmektedir. Bu gerekçe sunulan bir talebin red edilirken dayanılan ölçülerin yeterince gösterilmiş olup olmadığınıda kapsayabilir.

c-başvurucunun iddialarını yeterince ileri sürüp süremediği, taraflara bu konuda olanak sağlanıp sağlanmadığı gibi konular da incelemenin kapsamı dahilindedir.

Mahkemeye başvuruda inceleme kapsamındaki evrakları sağlama yükümlülüğü başvurucuya aittir. Ancak başvurucunun elinde olmasının mümkün olmadığı durumlarda bu evrakların nereden ne şekilde temin edileceğine ilişkin gerekli bilgiler verilerek bu yükümlülük yerine getirilebilmektedir. Aynı olaydan kaynaklı bir çok başvurucu için tek dosya hazırlanarak başvurma konusunda bir sıkıntı bulunmadığını düşünmekteyim. Yararı olması dileğiyle...