Mesajı Okuyun
Old 03-07-2014, 14:01   #8
Aybüke Kağan

 
Varsayılan

süresiz şikayet hakkına ilişkin bir karar buldum. Sanırım sizin işinize yaramaz ama fikir edinmek için ekliyorum. İyi çalışmalar.


T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/18531
Karar: 2008/22138
Karar Tarihi: 16.12.2008


TAKİBİN İPTALİ İSTEMİ - ADİ ORTAKLIĞIN TÜZEL KİŞİLİĞİ OLMADIĞI - TAKİPTE ADİ ORTAKLIK ADINA TEK BİR ÖDEME EMRİ ÇIKARILMIŞ OLMASI - ADİ ORTAKLIK ADINA ÇIKARILAN ÖDEME EMRİNİN GEÇERLİLİĞİNİN BULUNMAMASI

ÖZET: Ödeme emri tebliğe çıkarılarak takip yapılması usulsüzdür. Yasanın emredici kuralından kaynaklanan ve bir hakkın yerine getirilmesi ile ilgili bulunan bu husus hakkında süresiz şikayet hakkı vardır. Adi ortaklardan birisi olan şikayetçi şirketin olayda hukuki yararı bulunduğundan şikayet hakkı da bulunmaktadır. Adi ortaklık adına çıkarılan ödeme emrinin geçerliliği yoktur. Mahkemece anılan hususun re'sen gözetilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekir.

(2004 S. K. m. 16) (818 S. K. m. 520, 525, 533)

Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikâyetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava ehliyeti yoktur. Bu nedenledir ki takibin veya davanın bütün ortaklara açılması zorunludur.

Borçlar Kanununun 525. ve 533. maddeleri gereği kendisine yönetim hakkı tanınan ortağın ortaklığı ve diğer ortaklan temsil yetkisi vardır. Temsil yetkisi zımmen icazet, temsil belgesi, adi ortaklık sözleşmesi veya ortaklık kararı ile verilebilir.

Somut olayda, alacaklı Ramazan Şengül tarafından borçlu Halil İnşaat Taahhüt Turz. Oto. Teks. Tar. Hayv. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. Ortak Girişimi (adi ortaklığı) hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu İle takibe başlandığı ve örnek 10 no'lu ödeme emrinin de Halil İnşaat Taahhüt Turz. Oto. Teks. Tar. Hayv. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. Ortak Girişimi (adi ortaklığı) adına tebliğe çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Takipte adi ortaklık adına tek bir ödeme emri çıkarılmış olup, adi ortaklığı oluşturan ortaklar adına ayrı ayrı çıkarılmış ve tebliğ edilmiş bir ödeme emri yoktur. Bu durumda adi ortaklığı oluşturan şirketlerin her biri yönünden ayrı takip yapıldığının kabulü mümkün değildir. Borçlar Kanunu'nun 520. maddesine göre adi ortaklığın hükmü şahsiyeti bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Bu nedenle icra takibinde adi ortakların ayrı ayrı gösterilmesi ve ayrı ayrı edeme emri tebliği gerekmekte olup, taraf ehliyeti olmayan adi ortaklık adına tek bir ödeme emri tebliğe çıkarılarak takip yapılması usulsüzdür. Yasanın emredici kuralından kaynaklanan ve bir hakkın yerine getirilmesi ile ilgili bulunan bu husus hakkında İİK’nın 16/2. maddesi gereğince süresiz şikayet hakkı vardır. Adi ortaklardan birisi olan şikâyetçi şirketin olayda hukuki yararı bulunduğundan şikâyet hakkı da bulunmaktadır. Dolayısıyla yukarıda belirtildiği şekilde adi ortaklık adına çıkarılan ödeme emrinin geçerliliği yoktur. O halde Mahkemece anılan hususun re'sen gözetilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.

Sonuç: Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.'un 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 16.12.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)