Mesajı Okuyun
Old 29-05-2014, 09:54   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/23910

K. 2014/700

T. 15.1.2014

• AVUKATIN BİLGİSİ OLMADAN ASİLİN DAVADAN FERAGAT ETMESİ ( Asilin Alacak Davasından Feragat Ettiği ve Hizmet Tespiti Davasını Atiye Bıraktığı - Avukatın Davaları Takip İmkanının Elinden Alınmış Olduğu/Avukatın Hak Ettiği Vekalet Ücretini İsteyebileceği )

• AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ ( Taraflar Arasında Tazminat Bedelinin %20sinin Avukatlık Ücreti Olarak Kararlaştırıldığı - Asilin Avukatının Bilgisi Dışında Alacak Davasından Feragat Ettiği/Avukatın Hak Ettiği Vekalet Ücretini İsteyebileceği )

• VEKALET ÜCRETİNİN DAVANIN KAZANILMASI ŞARTINA BAĞLI TUTULMASI ( Asilin Avukatının Bilgisi Dışında Alacak Davasından Feragat Ettiği - Avukatın Davaları Takip İmkanının Elinden Alınmış Olduğu/Avukatın Hak Ettiği Vekalet Ücretini İsteyebileceği )

• VEKALET ÜCRETİ ( Tarafların Tazminat Bedelini %20sinin Avukatlık Ücreti Olarak Kararlaştırdığı/Asilin Avukatının Bilgisi Dışında Alacak Davasından Feragat Ettiği - Avukatın Davayı Takip İmkanının Kalmadığı/Avukatın Hak Ettiği Vekalet Ücretini İsteyebileceği )

• FERAGAT ( Taraflar Arasında Avukatlık Ücret Sözleşmesi Akdedildiği - Asilin Avukatının Bilgisi Dışında Alacak Davasından Feragat Ettiği ve Hizmet Tespiti Davasını Atiye Bıraktığı/Avukatın Hak Ettiği Vekalet Ücretini İsteyebileceği )

818/m.386

ÖZET : Dava alacak davasıdır. Davacı, davalının vekili olarak açtığı davada davalıyı temsil etmiş, aralarında akdedilen ücret sözleşmesine göre davanın kazanılması halinde tüm tazminatın %20sinin vekalet ücreti olararak davacı avukata ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı kendi bilgi ve rızası dışında, davalının alacak davasından feragat ettiğini, hizmet tespiti davasını ise atiye terk ettiğini ileri sürerek vekalet ücretinin davalıdan tahsilini istemiştir. Vekalet ücretinin davanın kazanılması şartına bağlı tutulduğu, davalının davası hakkında serbestçe tasarrufta bulunabileceği, gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.

Davalı alacak davasından kendi rızası ile feragat ettiğinden ve hizmet tespitine yönelik davasınıda atiye bıraktığından her iki dava dosyası yönünden davacı avukatın davaları takip imkanı elinden alınmıştır. Hâl böyle olunca davacı avukat hak ettiğini davalıdan isteyebilir.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalının vekili olarak dava dışı kişiler aleyhine Hatay İş Mahkemesinde 2012/193 E.sırasına kayıtlı dava dosyası ile hizmet tespiti ve işçilik alacağına ilişkin dava açtığını, aralarında yapılan 30/05/2012 tarihli ücret sözleşmesine göre davanın kazanılması halinde davalının alacağı tüm tazminatın % 20'sinin vekalet ücreti olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını; ancak davalının, bilgi ve rızası dışında alacak davasından feragat ettiğini, hizmet tespiti davasını ise atiye terk ettiğini ileri sürerek 4.200 TL. vekalet ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

Davalı, ücretin davanın kazanılması şartına bağlı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalının açtığı davadan feragat etmesi sebebi ile aralarında imzalanan sözleşmeye göre avukatlık ücretine hak kazandığını ileri sürerek talepte bulunmuş; davalı, vekalet ücretinin davanın kazanılması şartına bağlı tutulduğunu ve sözleşmenin geçersiz olduğunu savunmuş, mahkemece vekalet ücretinin davanın kazanılması şartına bağlı tutulduğu, davalının davası hakkında serbestçe tasarrufta bulunabileceği, gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Oysaki davacı alacak davasından kendi rızası ile feragat ettiğinden ve hizmet tespitine yönelik davasınıda atiye bıraktığından her iki dava dosyası yönünden davacı avukatın davaları takip imkanı elinden alınmıştır. Hâl böyle olunca davacı avukat hak ettiğini davalıdan isteyebilir. Mahkemenin bu yönleri gözardı ederek yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar vermiş olması usül ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.