Mesajı Okuyun
Old 18-04-2014, 16:07   #12
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Forum konusu içinde bulunmasında fayda olduğu kanaatiyle:

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, 07.05.2001 tarih, Esas: 2001/4043, Karar: 2001/4906: "...Davacı, davalı komisyoncu ile daire satımına ilişkin yaptıkları sözleşme gereğince 500.000.000 TL kapora verdiğini, bilahare satıştan vazgeçtiğini, ancak kaporanın iade edilmediğini, yapılan icra takibine haksız itiraz edildiğini bildirerek itirazın iptali ile % 40 icra-inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, yapılan sözleşmede, cayma halinde kaporanın iade edilmeyeceğinin yazılı olduğunu, bu paranın yapılan hazırlık çalışmalarının karşılığı komisyon ücreti olarak alındığını, bu nedenle davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Borçlar Kanunu'nun 404. maddesi hükmü gereğince gayrimenkul tellallık sözleşmesinin yazılı olması şarttır. Davaya konu olan 3.8.2000 tarihli "gayrimenkul alıcı kaparo sözleşmesi" bu nitelikte bir tellallık sözleşmesi koşullarını taşımaktadır. Anılan sözleşmede sözü edilen kapora, gayrimenkulün satış bedeline ilişkin olup, tellallık sözleşmesi ile irtibatlandırılamaz. Kaldı ki, davalı yasada açıklanan şekilde alıcı ve satıcıyı biraraya getirmek üzere ön hazırlık çalışmalarını yaptığını da yasal delillerle ispatlayamamıştır. Açıklanan nedenlerle dayanılan kapora sözleşmesi başlıklı 3.8.2000 tarihli belge, taşınmaz alım-satımına ilişkin olup resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (B.K 213, M.K. 634 ve Tapu Kanunu 26. maddeleri).

Hukuken geçersiz sözleşme gereğince taraflar aldıklarını sebepsiz iktisap kuralları uyarınca iade ile yükümlüdürler. Bu nedenle mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir..."