Mesajı Okuyun
Old 05-03-2007, 18:14   #1
elboy

 
Varsayılan çalıntı çekte istirdat davası,iyi niyet iddiasının çürütülmesi

Müvekkilim keşideci tarafından namına düzenlenen çeki çaldırıyor.Çaldırdığı gün karakola başvurarak şikayetçi oluyor ve keşideciyi durumdan haberdar edip bankaya ödemeden men talimatı verilmesini sağlıyor.

Hemen akabinde hasımsız çek iptal davası açarak mahkemeden teminatı mukabili "ödeme yasağı" kararını alıp muhatap bankaya ibraz ediyoruz.Çekin ödeme tarihi geldiğinde bir faktoring firması tarafından takibe geçildiğini öğreniyoruz .Keşideci çekin çalındığını bildiği ve müvekkile güvendiği için önce ödeme yapmaktan kaçınıyor ancak keşidecinin üçüncü bir kişiden olan alacağına haciz koydurarak çek bedelini tüm masrafları ile birlikte tahsil ediyorlar.Biz bu arada çekin suretini icra dosyasından inceleyip müvekkilin imzasının sahte olduğunu gördükten sonra icra tetkik merciine başvurup imza inkarında bulunarak, borcumuzun bulunmadığını haksız takibin iptalini talep ediyoruz.İcra hakimi ilk celsede imza itirazı ve takibin iptali talepli davamızı, dosya borcunun keşideci tarafından ödenmiş olması ve davanın konusuz kalmış olası nedeniyle reddediyor.Kararı temyiz ediyoruz,onanıyor.Bu arada faktoring firması çek iptal davasındaki üç aylık süre dolmadan yetkili hamil olduğunu belirterek mahkemeye ibraz ediyor ve çekin iptalini önlüyor.Bu durum karşısında biz menfi tesbit ve istirdat davası açıyoruz.Bu davamızda -nihayet diyeceğim- imza incelemesi yapılmasına karar veriliyor.Sormak istediğim konu, imzanın müvekkile ait olmadığı ortaya çıktığında menfi tespit davamız kabul edilecek(bunun pratikte bize bir faydası olmuyor çünkü alacaklı bize ödeme emri dahi göndermeden alacağını keşideciden tahsil etti) ,ancak istirdat talebimizle ilgili olarak faktoring firmasının kötü niyetli olduğunu ispat etmemiz gerekiyor.Çekte ilk ciranta olarak müvekkilin imzası sahte ondan sonra üç ciranta daha var ve en son faktoring firmasının cirosu var.Faktoring firmasının tüm işlemleri yasal gibi görünüyor,çeki teslim aldığı müşterisinin alacağı da faturalı kendinden önceki cirantaya fatura kesmiş ancak ondan önceki ciranta yani müvekkilin sahte cirosundan sonraki ciranta bir şahıs görünüyor ve tahminimce böyle bir şahıs yok.Bildiğim kadarı ile faktoring firmaları bankalar gibi basit kusurlarından dahi sorumlular.İstirdat davamızda davalı faktoring vekili çekin kendi kayıtlarına girdikten sonra gerekli incelemeyi yaptıklarını,bankayı aradıklarını kendi üzerlerine düşen özen ve ihtimamı gösterdiklerini iddia ediyorlar.Bu iddia karşısında benim yapabileceğim tek savunma çekin çalındığı gün itibariyle keşideciye başvurularak ödemeden men talimatının verdirildiği ve bankaya sorduk iddiası karşısında çalıntı kaydının kendilerine sözlü olarak bildirilmiş olduğudur.Bunun dışında bizim ticaret mahkemesinden hasımsız olarak açıp teminatı mukabili almış olduğumuz "ödeme yasağı kararı" ne yazıkki yargıtayın da içtihatlarında belirttiği üzere iyi niyetli hamile karşı bizi korumuyor.
Asıl olarak meslaktaşlara sormak istediğim konu, yetkili hamilin iyi niyet iddiasını çürütmenin bir yolu var mı?Ayrıca yetkili hamilin bir faktoring firması olması itibariyle sıradan bir vatandaşa göre daha fazla özen ve dikkat sarfetmesi gerektiği yönünde yargıtay kararı veya emsal olabilecek mahkeme kararı varmı?

Cevap verecek tüm meslektaşlara teşekkür ederim.