Alıntı: Yazan Av. A. Hakan TOKSÖZ Müvekkil arsayı müteahhide veriyor, müteahhit de "..bu arsa üzerine bina yapıp satınca, arsa bedelini ödeyeceğim.." şeklinde bir adi yazılı kağıt parçası veriyor. Müvekkil de, ya para mı ya arsa mı ver dediği zaman, müteahhit imar durumundaki elverişsizliği bildiği halde ne arsayı ne arsa bedelini veriyor. Müteahhit kötüniyetli,3 yıl elinde tutup da hiç bir işlem yapmadığı arsanın satış sözleşmesinin feshini istiyor. Bu durumda sebepsiz zenginleşme'ye (eski b.k) ilişkin 1 yıllık zamanaşımı mı, yoksa hata, hile, ikrah a yönelik 1 yıllık hak düşürücü süre mi davanın usülden reddi sebebi olur? Ben sebepsiz zenginleşmedeki iadeyi isteme hakkının vaki zamanaşımını ileri sürdüğümüzde kabul edileceği kanaatindeyim.

Bir sayfalık belgede müteahhidin ıslak imzası varsa ve de bu taşınmazın devri için hiçbir bedel ödenmediği açıkça anlaşılıyorsa arsa sahibi olarak, taşınmazın inşaat yapılmak üzere bedelsiz devredildiğini, ancak ruhsat alınamadığı için inşaat yapılamayacağının belirgin hale geldiğini, kaldı ki müteahhidin de sözleşmeyi feshettiğini ve devrin illiyetten yoksun kaldığını belirterek arsanın geri alınmasını teminen "tapu iptali ve tescil" davası açmanız gerekir kanaatindeyim.