Sayın Hakan Eren;

Yazılı yargılama usulüne tabi davalarda HMK 140/5 ve 145. maddeler önem arz etmektedir.

Alıntı: HMK 140/5 Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi hâlinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir.

Burada, dava/replik ve cevap/düplik dilekçelerinde belirtilen delillerin sunulmadığı ya da başka yerden getirilmesi gereken delillerin açıklanması için ön inceleme duruşmasında 2 haftalık kesin süre verileceği açıklanmıştır. Kanaatimce de emredici hüküm normundadır. Ancak bunun bir istinası da HMK 145. maddedir.

Alıntı: Sonradan delil gösterilmesi MADDE 145- (1) Taraflar, Kanunda belirtilen süreden sonra delil gösteremezler. Ancak bir delilin sonradan ileri sürülmesi yargılamayı geciktirme amacı taşımıyorsa veya süresinde ileri sürülememesi ilgili tarafın kusurundan kaynaklanmıyorsa, mahkeme o delilin sonradan gösterilmesine izin verebilir.

Bu madde, taraflar için bir çıkış yoludur. Dilekçelerde belirtilmeyen ve mahkemeye ibraz edilmeyen delillerin yukarıdaki madde şartlarını taşıması durumunda geçerli olduğunu izah etmek gerekir.

Örneğin; ön inceleme duruşmasında tanık dinletmek istediğinizi belirtirseniz mahkemenin gelecek celse tanıkların dinlenmesine cevaz vermesi gerekir. Çünkü bu durum, yargılamayı geciktirme amacı taşımamaktadır. Siz süresinde dilekçenizde tanık delilini belirtseydiniz dahi ön inceleme duruşmasında tanıkların dinlenmesi için süre talep edecektiniz ve değişen bir durum olmayacaktı.