Mesajı Okuyun
Old 03-03-2007, 23:53   #12
calikusu_kamuran

 
Acil

ALINTI: SNOW: Şimdi felsefe daha önce bu alanda düşünüp çalışmalarını ortaya koyanları bilmeyi gerektirir. Geliştiği noktayı bilmeliyizki üzerine biz de düşünüp kendi geliştirdiğimiz felsefeyi ortaya koyabilelim. Öbür türlü hariçten gazel atmış oluruzki bu da bizi yok gösterir.

El cevap: Düşünüyorum, öyleyse varım.

Şimdi aslında burada cevap bellidir. Ama ben biraz daha öteye götüreyim, Dekartın sözünü, PROBLEM GÖRÜYORUM ÖYLEYSE VARIM. Bilinir ki toplumların esas varlığı kazanımlara ilave kazanımlar katmakla olur. Şimdi öncelikle EĞER SORUNU GÖREBİLMİŞSEN demek ki, cevap olarak neyi bulman gerektiğini biliyorsundur. Bense şu an cevabımı arıyorum. Her düşünen beyin gibi.

Elbette ki belirttiğiniz kitapları, toplu olarak buraya beyan etmeniz çok kişi için ve önemlisi benim için yararlı olacaktır. O kitapların 3 veya 5 adedi şu an elimde ve okumaktayım...ve önemlisi bazılarını bitirdim. Elbetteki sorunumun cevabını aramak adına kendimle bitiştirmekteyim o kitapları ve onlar sorunun çözümü bir araç olmaktan öteye gidemiyor, YANİ ONLARIN İÇİNDE BENİM ARADIĞIM CEVAP YOK. Sadece benim sorunuma cevap olanları yaratacak birer vesile olmaktan öteye gitmiyorlar. BENİM ASIL MESELEM, BİR CÜMLE İÇİNDEKİ UNSARLARIN NE ANLAMA GELDİKLERİDİR. Yani onların anlamı değil, anlamı elbet biliyoruz, fakat İŞLEVLERİ TEMELDE/KÖKENDE nedir? Budur asıl mesele.

Bir örnek,

1kg domatesin, paradaki değeri nedir?

Diyelim ki, 1 YTL.

Şimdi ortada olan, 1KG DOMATESTİR.

Şimdi esas varlık budur yani domates. Şimdi bunu çevirelim; parasal değere, beyinsel değere, sözsel değere, takassal değere, altınsal değere, yararsal değere, zararsal değere.

Burada aslında ARİSTONUN KATEGORİLERİ DEVREYE GİRİYOR.

Aristonun kategoriler dediği aslında HAYATTAKİ VARLIKLARIN BEYİNDEKİ VARLIKLARIDIR. Biz bu hayattaki varlıkları BEYİNSEL BİR DEĞERE KAVUŞTURMUŞUZ, yani aristonun kategori gerçeklikleri DÜŞÜNCE DEĞERLERİ OLARAK KABUL EDİLİR Kİ ARİSTO ONLARA BU YÜZDEN yüklem/kavram DER. Yani hayattaki gerçekliklerin BEYİNSEL VARLIKLARI/KARŞILIKLARI/DEĞERLERİ.

1kg domates gerçekliğinin, PARADAKİ DEĞERİ(VARLIĞI): 1 YTL.
BEYİNSEL VARLIĞI: beynimizdeki domates şekli. Fakat kural olarak, yani belli bir domatesin değil. Yani tüm domateslere verecebileceğimiz karşılık.

SÖZSEL(SÖZDEKİ) DEĞERİ(VARLIĞI): d+o+m+a+t+e+s SESLERİNİN BİRLİKTE SÖYLEMİDİR.

TAKAS DEĞERİ: ÇOK VARLIK OLABİLİR TABİ.

ALTIN DEĞERİ: 0,05 MG ALTIN OLSUN. ATTIM TABİ.

YARARSAL DEĞERİ İSE: Zararlı mı yararlı mı diye sorunca elbette, allerjisi olan bir insan değilsek YARARLIDIR.

İşte tüm bunlar gibi. DİLDE CÜMLE DEDİĞİMİZ MEFHUMUN ÖGELERİ KENDİ ARASINDA BİR İŞ YAPMAKTADIR. Amacımız bunu en güzel şekilde tasvir etmektir ki BİR ÇOK ŞEYİN TEMELİ BURADAN ÇIKIYOR.

Aristo apaçık şunu söylüyor: YÜKLEM DAİMA KAVRAMDIR yani KATEGORİDİR.
Özne ise daima BU YÜKLEME TAHVİL ETTİĞİMİZ ŞEY, GERÇEKLİĞİ OLAN ŞEYDİR. Ama tabi ki buraya özne olarak, herhangi bir kavramı da koyabiliriz. Fakat bildiğimiz bir şey var ki O da ÖZNENİN(KONUNUN), YÜKLEMİN TA KENDİSİ OLMADIĞIDIR. Yani yüklem denilen şey, öznenin bir başka yerdeki karşılığıdır. Örneğin domatesin, paradaki varlığı/karşılığı gibi.

İstanbulun fethinin, zamandaki değeri nedir denilse, elbetteki cevabımız: 1453 tür. Şimdi burada KONU OLARAK VAR OLAN ŞEY, İstanbulun fethidir. Fakat yüklem olarak var olan şey ise ZAMANSAL BİR DEĞERDİR. fAKAT BU ZAMANSAL DEĞER BİZİM BEYNİMİZDE VAR OLAN ZAMANSAL DEĞERDİR. Yoksa gerçeklikte var olan zamansal değer değil. İşte bu yüzden o zamansal değer, SOYUTTUR. Yani yüklem daima soyut bir kavramdır. Yani KURAL OLAN DEĞERDİR.

Formellik, soyutluk, yapısallık, şeklilik, biçimsellik terimleri ise sürekli olarak YÜKLEM tarafını ifade ediyorlar. Yani KURAL-ORTAK OLAN DEĞERLERİ.

Umarım meselemi anlatabildim ve ilerlememe katkınız olursa sevinirim, çünkü buraya kadar zor geldim, YANİ BEYNİMDE BU KURAL VARLIĞA/KOMPOZİSYONA zorlukla ulaştım.

SAYGI VE SEVGİLERİMİ SUNARIM.(Dış alemde varlıklar olabilir fakat onların beyindeki karşılıklarını oluşturmak bizim bizzat kendi işimizdir-yani aha kitaplarda var olsa bile amaç zaten onu beyne bir kural beyin varlığı olarak taşımaktır.) Ama ben henüz böyle bir kitaba ulaşamadım. Sadece yakın ilişki içinde olan kitap yazınları sayesinde bir çıkışa varmak istiyorum

SEVGİLERİMLE(Bir yardımınız da olursa müteşekkir olurum)

YAPISAL: Bir varlığın kendisi dışındaki bir varlıktaki karşılığıdır.HUKUK, YAPISALDIR, ÇÜNKÜ SOMUT OLAYLARIN BİZZAT KENDİLERİ DEĞİLDİR ONLAR...Aksine somut olayların bizzat kendilerinin başka bir varlıktaki karşılıklarıdır.

Sizin de bir yerde kullanmış olduğunuz ŞEKLİ/ŞEKLEN kavramının da BİR ŞEYİN KENDİSİNİN yazıdaki karşılığı olarak düşündüğünüzü elbet bugün kolaylıkla görebilmekteyim. Daha bazı sorunları da elbette düşünerek ve hangi KELİMENİN HANGİ KAVRAMA denk düştüğünü böylece bularak çözeceğiz. KELİMELER HEP ORDADIR ama mesele onların hangi tecrübigerçekliğe denk düştüğünü bulmamız icap ediyor. Çünkü tecrübelerimizden KURALLAR(SOYUTLAR) çıkaran varlık olarak insanız. AYRICA BİR ŞEY DAHA.

BİLGİ, DÜPEDÜZ İNSANIN TECRÜBE ETTİĞİ AKILDA REFLEX OLARAK ÖNE ÇIKAN(vizyona gelen) şeylerdir. Akılda öne çıkarlar bir ETKİNİN/YAPICININ/SEBEBİN karşısında. Ayrıca bilginin edinimi de REFLEKXTİR. Yani gözünüzü kırpmanız kadar refleks. Temas edersin ve şıp diye bir refleksi ortaya çıkar beynin ve beyin o refleks tepkisini bile kaydeder ve başka bir olayda refleks olarak yine devreye sokar. Yani beyin kendinde var olmayanı VİZYONA ÇIKARAMAZ. VAR ETMESİ İÇİN DE BİR yapıcıyla karşılaşması gerekir ki bu yapıcıya karşı SONUÇ OLARAK REFLEKS BİR ÜRÜN ÜRETİR.Sonuç olarak insanın araması gereken DETERMİNANTLARDIR. Şundan emin olun, her ateşe yaklaşan beyin için refleks olarak bir tepki vardır. İşte bu tepkinin refleks olarak belirmesi için onu var eden SEBEPLE/YAPICI ile temas etmemiz gerekir ki bu ise belki de tesadüftür, belki de bir başka şey...Ancak ve ancak jüpiterdeki bir maddeyle karşılaşınca bir refleks bilgim ortaya çıkacaksa ben dünyada olduğum sürece o refleks tepkiyi/bilgi öğrenimini asla var edemeyeceğim.
SAYGILARIMLA