Mesajı Okuyun
Old 30-11-2013, 00:32   #87
Av. Feyza Altun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Erdem Akçay
Takipçiler her zaman vardı. Malum, icra bürolarında avukat çalıştırılma nedeni, takipçilerin her işlemi yapamamaları. Bir değişiklik olmayacaktır dolayısıyla.



"Aç vergi levhanı, öyle çalışalım" ifadesi, benim "keşke" dediğim yöntem zaten. Bu bir ortaklık teklifidir. Olması gereken de budur.

İşveren avukat bu sözü ile "sigortalı gözükme, ben sana yine eski maaşını veririm, benim işlerime bakarsın", demek istemişse; o sömürünün katmerli versiyonudur, ki kabul etmek mümkün değil. Ayrı çalışırlar. İşveren avukatın işi zaten azmış. Kendi başına devam ettirir. Diğer meslektaşımız da, daha fazla işveren avukata yük olmamış olur.



Yönergeye göre işçi avukatın yüzde 10'u hak etmesi için, dosya ile "bizzat" ilgilenmesi gerekiyor. Dolayısıyla belirttiğiniz dosyalarda zaten pay vermeniz gerekmiyor.



Bu ortaklık demek zaten. Bence doğrusu da bu. Yerinizde olsam teklif ederim işçi avukata. Bunu kabul etmeyen avukatla da çalışmazdım. Tabii kabul ederse, kazançtan kendisine düşen ortaklık oranındaki payı vermeniz gerekir.



Avukatlık iş getirmek değil, işi takip etmektir. Avukatlığı işçi avukat yaparken, iş getirenin tüm kazancı alması pek mantıklı değil. O zaman kazanç karşılığı iş getirmeyi serbest bırakalım. Bu sayede sizin gibi müvekkil portföyü geniş kişilerin avukatlık mesleğinin sorumluluğu altına girmelerine de gerek kalmaz.


Yukarıda dediğim gibi, işçi avukatın bizzat takip etmediği işlerde pay alması öngörülmüyor. Eğer, dilekçe yazmayı, duruşmaya girmeyi, vb(kısacası avukatlık yapmayı) cefa ifadesinin dışında tutuyorsanız, o ayrı konu tabii ki.


Dosyaya sunulan vekaletname ile yetki belgesi arasında sorumluluk açısından fark yok. Dolayısıyla sorumluluğu işçi avukatınızla paylaşıyorsunuz zaten. Eminim dilekçe yazarken ya da dosyaya hazırlanırken, işçi avukatınız da benzer şekilde araştırma yapıyordur. En başta size karşı kendini sorumlu hissediyordur. Sırf duruşmaya girip "tekrar ederiz" diyerek yüzde 10 alacaksa, hiç düşünmeyin, yollarınızı ayırın tabii.


Bence bu şekilde ilan verin. Eminim gelen avukatlar olacaktır. Gelen bulamazsanız da, tek başınıza devam edip, 10 dava yerine 5 dava alın, dilekçesinden duruşmasına siz takip edin ama bu 5 davadan, 10 dava ücreti isteyin. O diğer 5 davayı da, iş bulamayan avukatlar alıp, kendilerini geliştireceklerdir.


İşçi avukat çalıştırılıyorsa, bu sözü söylemesine imkan sağlamamak sanırım daha iyi bir yöntemdir. Bunun yerine, "iyi kazanıyor ama sağ olsun benim de hakkımı veriyor", dedirtmek için uğraşmak lazım diye düşünüyorum. Eminim bu ve benzeri düzenlemeler sayesinde, büro açmaktan çekinmeyecektir hiçkimse.



İşveren avukatın sömürülme ihtimali bulunmuyor. En kötü ihtimalle kendi işini yapar. Çözüme yönelik görüşlerinizi bekliyoruz.



2500 değil, 7500 bile alsalar, neden böyle demem. Bir yıl içerisinde 3 icra takibi açtım. Dairelerde ömrümü yediler. Yanlış anlaşılmasın, suçlu memur değil. Daireye memur atamayan, 10 kişilik iş yükünü 3 kişinin üzerine bırakan devlet.


Her görüşe cevap verir gibi oldum Kusura bakılmasın.

Yani bu kadar yazi yazmissiniz ama ici dolu bir cumle goremedim. Kendi ofisiniz olmadigini tahmin ediyorum bu anlasiliyor. Sirf her soyledigime cevap verebilme gayesiyle yazilmis.
Madem avukatlik is getirmek degil isi yapmak acin ofisinizi olmayan isinizi yapin. Size basarilar dilerim.]