Mesajı Okuyun
Old 28-11-2013, 20:06   #7
dirilis

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nefer
Çözüm yolları arasında İİK 356. maddesi gereğince; Maaş Haczine bir hafta içerisinde cevap vermeyen ilgili hakkında haciz yapmak da var...

Ben şikayet prosedürüyle zaman kaybetmemek için bu yolu seçtim ve haciz talebinde bulundum... İcra müdürü önce tekid yazmayı ve sonrasında hacize gitmeyi kabul etti... aslında tekide gerek yok; 12. hukuk dairesinin 2008/10938 E., 2008/13896 K sayılı ilamı açık... direk hacize gidebiliriz ancak icra müdürü ile zıtlaşmak yerine onun çözüm yolunu kullanarak sonuca ulaşacağım...

İİK 356/1 "
Yukardaki madde hükümlerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemeden hüküm alınmasına hacet kalmaksızın icra dairesince maaşlarından veya sair mallarından alınır." şeklinde düzenlenmiş olup, benim bu madde metninden anladığım, parayı kesmekle görevli personelin maaş veya malvarlığına gidilebileceğidir.

Şöyle düşünelim; bir avukatın yanında çalışan sekreterin maaşına haciz koyduk, gönderdiğimiz yazıları da sekretere tebliğ ettik.. Sonrasında maaştan kesinti yapılmadı diye o avukatın mallarını hacze gittik.

Burada haciz müzekkeresinden bihaber olan avukatın (işverenin) kabahatinden söz edebilir miyiz? Asıl sorulması gereken soru bu bence?

Hacze gidilebileceğini söyleyen icra müdürü arkadaş bence hatalı bir işlem yapacak. Zira borçlu da, müzekkere gereğini yerine getirmeyen veya yerine getirilmesini engelleyen de aynı kişiler. Üçüncü şahıslara yönelebilmeniz bence uygun değil.

Bahsi geçen Yargıtay kararının olayınızla uyuştuğunu da düşünmüyorum.

Kolaylıklar dilerim.