Mesajı Okuyun
Old 30-10-2013, 10:52   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/9666
Karar: 2012/23455
Karar Tarihi: 04.07.2012


İHALENİN FESHİ İSTEMİ - İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE SATIŞA KONU ARAÇ - TARİHİNDE FİİLEN HACZEDİLİP KIYMET TAKDİRİNİN YAPILDIĞI - İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE TAKDİR EDİLEN KIYMETE SÜRESİ İÇİNDE BORÇLU TARAFINDAN İTİRAZ EDİLMEDİĞİ

ÖZET: İcra müdürlüğünce, satışa konu aracın .... tarihinde fiilen haczedilip kıymet takdirinin yapıldığı, bu haciz ve kıymet takdiri sırasında borçlunun da hazır olduğu, icra müdürlüğünce takdir edilen kıymete süresi içinde borçlu tarafından itiraz edilmediği ve kıymet takdirinin kesinleştiği görülmektedir. Kıymet takdirine itiraz etmeyen borçlunun daha sonra kıymet takdirine itiraz niteliğindeki iddialarla ihalenin feshini istemesi mümkün değildir. Bir diğer anlatımla, borçlunun yasal sürede itiraz etmemesi sonucu kesinleşen kıymet takdirine uygun olarak satış yapılmış olup, ihalenin feshi aşamasında, kesinleşen kıymet takdiri konusunda yeniden değerlendirme yapılamaz.

(2004 S. K. m. 134)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi H. K. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:

Karar: Alacaklı tarafından başlatılan takipte, borçlunun, ihale konusu aracın kıymet takdirinin düşük yapıldığını ve tebliğ edilen menkul açık artırma ilanında dosya numarasının yanlış yazıldığını belirterek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, aynı gerekçelerle istemin kabulüyle ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Dosyanın incelenmesinde, icra müdürlüğünce, satışa konu aracın 4.10.2011 tarihinde fiilen haczedilip kıymet takdirinin yapıldığı, bu haciz ve kıymet takdiri sırasında borçlunun da hazır olduğu, icra müdürlüğünce takdir edilen kıymete süresi içinde borçlu tarafından itiraz edilmediği ve kıymet takdirinin kesinleştiği görülmektedir. Kıymet takdirine itiraz etmeyen borçlunun daha sonra kıymet takdirine itiraz niteliğindeki iddialarla ihalenin feshini istemesi mümkün değildir. Bir diğer anlatımla, borçlunun yasal sürede itiraz etmemesi sonucu kesinleşen kıymet takdirine uygun olarak satış yapılmış olup, ihalenin feshi aşamasında, kesinleşen kıymet takdiri konusunda yeniden değerlendirme yapılamaz.

Öte yandan, borçluya gönderilen satış ilanında dosya numarası yanlış yazılmış olsa da, satış ilanının tebliği üzerine bu hususta bir şikayette bulunulmamıştır. Kaldı ki, dosyada mevcut satış şartnamesinde, gazetede yayımlanan ve belediyede ilan edilen satış ilanında, yine adliye divanhanesine asılan ilanla borçluya gönderilen tebliğ mazbatasında takip dosya numarasının doğru yazıldığı görülmektedir. Dolayısıyla bu hususun, borçlunun zararına bir durum yarattığı kabul edilemez.

O halde, mahkemece, ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366. ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı