1994 yılında bir kaçakçılık olayında suç aracı olarak kullanılması sebebiyle müvekkile ait bir tır müsadere altına alınmış. Müvekkil sanık hakkındaki davaya müdahil olarak katılmış, aracın teminat karşılığı serbest bırakılmasına karar verilmiş ve kaydına satılamaz şerhi verilmiş. Karar derecattan geçerek kesinleşmiş. Ancak yerel mahkeme kararın araç ile ilgili bölümünde sadece aracın müsaderesine şeklinde hüküm kurmuş, bu mümkün olmazsa teminatın nakde çevrilmesi diye bir ifade yazmamış. Bununla birlikte Gümrük önce aracın iade edilmesini istemiş, ancak 2001 yılında aracın serbest kalması için verilen teminat mektubunu nakde çevirmiş. Teminat mektubu tazmin edildiği için idarenin zararının karşılanmış olduğundan bahisle gümrükten haczin fekkini talep etmemize rağmen mahkemenin bu yönde karar vermemiş olması gerekçesi ile talebimiz reddedildi. Mahkemeden aracın üzerindeki müsadere kararının teminat mektubu tazmin edildiği için kaldırılması yönünde istediğimiz ek karar ise yerel mahkemenin, aracın müsaderesine dair verdiği karar kesinleştiği için reddedildi. Dosyanın sanığı bile bu olayı unutmuştur. Ancak biz bir türlü araç üzerindeki kaydı kaldıramıyoruz. Gümrüğe yeni bir başvuru ile verilecek cevap üzerine idare mahkemesinde dava açmayı düşünüyorum. Davayı teminat mektubu tazmin edildiğinden idarenin zararı karşılanmıştır. Bu nedenle haciz kaydı konusuz kalmıştır tezine dayandırmak istiyorum. Bu konuda görüşlerinizi paylaşır mısınız?