Mesajı Okuyun
Old 01-10-2013, 14:14   #2
Av. İlknur Sezgin Temel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.yağmur deniz
müvekkil ve gayrıresmi nikahlı eşi 1/2 hisseyle bir dairede müşterek malik iken diğer hissedar ölüyor.Ölen hissedarın çocukları ölüm tarihinden itibaren kira ödenmesi talepli bir ihtarname göndermişler.Ecrimisil ölüm tarihinden itibaren mi ödenmelidir?
daireyi birlikte kullanma imkansız elbette ancak ihtarnameye cevapta kira ödememe birlikte kullanma şeklinde cevap versek uygun olur mu?
Değerli meslektaşım,
Öncelikle "gayrıresmi nikahlı eş" diye bir tabir yoktur. Özellikle hukukçuların bu tabirden fersah fersah kaçması gerektiğini düşünüyorum.
Kullanılan ev için ecrimisil ancak ihtarname daha doğrusu intifadan men edildiği tarihinden itibaren doğar. Bunun istisnalarını ise yargıtay şöyle sıralamıştır:

Ecrimisil istenilen taşınmazın (bağ-bahçe gibi) doğal ürün veren ya da kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, fiili taksim olması, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine müdahalenin önlenmesi, ortaklığın giderilmesi davası açılması halinde intifadan men şartının aranmasına gerek yoktur.

T.C. YARGITAY

3.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/1554
Karar: 2013/3006
Karar Tarihi: 26.02.2013


ECRİMİSİL DAVASI - DAVALI TARAFIN ORTAK TAŞINMAZI HAKSIZ KULLANIMI - DAVACININ İNTİFADAN MEN ŞARTININ İSPATI YÖNÜNDEN TÜM DELİLLERİN TOPLANMASI - DAVACI TARAFA DAVALIYA YEMİN TEKLİF ETME HAKKININ BULUNDUĞUNUN HATIRLATILMASI GEREKTİĞİ - HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Dava konusu uyuşmazlık, davalı tarafın ortak taşınmazı haksız kullanımı nedeni ile ecrimisil talebine ilişkindir. Mahkemece davacının intifadan men şartının ispatı yönünden tüm delilleri toplanıp, en son olarak da, gerektiğinde, davacı tarafa davalıya yemin teklif etme hakkının bulunduğu hatırlatılarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

(6100 S. K. m. 227)

Dava: Dava dilekçesinde şimdilik 20.000 TL ecrimisilin yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Karar: Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Davacı vekili dilekçesinde, ortak muristen intikal eden taşınmazda, zemin katta bulunan dükkanın davalı tarafından kullanıldığını, davacıya herhangi bir pay verilmediğini beyan ederek, 2007-2011 dönemine ilişkin olmak üzere şimdilik 20.000 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, intifadan men şartının gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Dava konusu uyuşmazlık, davalı tarafın ortak taşınmazı haksız kullanımı nedeni ile ecrimisil talebine ilişkindir.

Müşterek ya da iştirak halinde mülkiyette, kural olarak, paydaşlar intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler.

İntifadan men dava şartı olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. İntifadan men şartı yemin dahil her türlü delil ile ispat edilebilir.

Somut olayda; davacı taraf dosyaya sunmuş olduğu tanık listesi ile, tanıklarının intifadan mene ilişkin beyanda bulunacaklarını beyan etmiştir. Mahkemece, bu tanıklar dinlenip, davacıya, intifadan men şartının gerçekleştiğini ispat yönünden imkan tanınmamış, talep edilen döneme ilişkin olarak intifadan men'e ilişkin deliller tam olarak toplanmamıştır.

Kaldı ki; intifadan men şartı yemin dahil her türlü delil ile ispat edilebilir. Davacı taraf, dava dilekçesinde <diğer deliller> demekle <yemin> deliline de dayanmıştır.

Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek, davacının intifadan men şartının ispatı yönünden tüm delilleri toplanıp, en son olarak da, gerektiğinde, davacı tarafa davalıya yemin teklif etme hakkının bulunduğu hatırlatılarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı