Mesajı Okuyun
Old 23-02-2007, 23:12   #3
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı - Sorunun daraltılması

Konuyla ilgili hükümler:
TTK. MADDE 269 - Anonim şirket, bir unvana sahip, esas sermayesi muayyen ve paylara bölünmüş olan ve borçlarından dolayı yalnız mamelekiyle mesul bulunan şirkettir.
Ortakların mesuliyeti, taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile mahduttur.

TTK. MADDE 317 - Anonim şirket idare meclisi tarafından idare ve temsil olunur.

Hileli iflâs
TCK. MADDE 161 - (1) Malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarda bulunan kişi, bu hileli tasarruflardan önce veya sonra iflasa karar verilmiş olması halinde, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Hileli iflasın varlığı için;
a) Alacaklıların alacaklarının teminatı mahiyetinde olan malların kaçırılması, gizlenmesi veya değerinin azalmasına neden olunması,
b) Malvarlığını kaçırmaya yönelik tasarruflarının ortaya çıkmasını önlemek için ticari defter, kayıt veya belgelerin gizlenmesi veya yok edilmesi,
c) Gerçekte bir alacak ve borç ilişkisi olmadığı halde, sanki böyle bir ilişki mevcutmuş gibi, borçların artmasına neden olacak şekilde belge düzenlenmesi,
d) Gerçeğe aykırı muhasebe kayıtlarıyla veya sahte bilanço tanzimiyle aktifin olduğundan az gösterilmesi,
Gerekir.

Sorunun daraltılması:

TCK.m.161’deki suçun faili, AŞ.’ler hakkındaki TTK. hükümlerine göre (m.317) ancak Yönetim Kurulu (YK) veya kurul üyelerinden biri olabilir.
O halde soru;
“ hileli iflasta YK. üyelerinin (veya üyelerden birinin) mal varlığına gidilmesi mümkün müdür ?” olmalıdır.

TTK. m.319, 320
BK.MADDE 528 - Şeriklerden her biri şirket işlerinde mutat veçhile gösterdiği ikdam ve ihtimamı sarf etmeğe mecburdur. Diğer şeriklere karşı kendi kusuruyla sebebiyet verdiği zararları, şirkete diğer işlerde temin ettiği menfaatler ile mahsup ettirmeğe hakkı olmaksızın tazmin ile mükelleftir.Şirket işlerini ücretle idare eden şerik tıpkı bir vekil gibi mesul olur.

Kahve molası…