Mesajı Okuyun
Old 24-04-2013, 21:19   #2
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avukat Hakan Eren
Sevgili meslektaşlarım,

Haydi pratik çalışma yapalım... Söz, fakültedekiler kadar zor ve karmaşık olmayacak; çok daha basit.

OLAY:


A, tasarrufun iptali davası acar ve dava konusu taşınmazların ihtiyaten haczini talep eder. Mahkeme talebi teminat karşılığı kabul eder. A teminatı nakit olarak yatırır ve dava konusu taşınmazlar takip konusu borç ve eklentilerinin ulaştığı rakam kadar ihtiyaten haczedilir.

Mahkeme yargılamanın sonunda davanın kabulüne karar verir.

Davalılar kararı temyiz eder.

A, bu aşamada mahkemeye başvurur ve "davanın kabul kararı ile birlikte ihtiyatı haciz kesin hacze dönüşmüştür. Dolayısıyla teminat, iade edilebilir hale gelmiştir. Teminatın iadesini talep ediyorum." der.

Sizce ne karar vermek gerekir?

Saygılarımla...



[/font]

Tasarrufun iptali talepli davada verilen hükmün infazı için kesinleşme zaruretinin bulunmadığını biliyoruz.

Ayrıca hüküm verilmekle ihtiyat-i haciz kesin hacze dönüşecektir ve infaza başlanabilecektir. Bu da var.

Ancak teminatın iadesi için borçlunun muvafakati, takibin kesinleşmesi veya alacaklı/davacının feragati de sözkonusu değildir.

Diğer taraftan İİK 281 nci maddedeki ihtiyat-i haciz kavramının teknik olarak İİK 257 nci maddedeki ihtiyat-i haciz kavramından farklı olduğunu da biliyoruz (İnfaz için 10 günlük süre, 1 aylık süre vb. gibi farklılıklar)O halde bu iki ihtiyat-i haciz kararını aynı kefeye koyup, aynı tartıda tartamayız.

Bu özetten sonra taraf menfaati nazara alınarak, kararın bozularak alacaklının haksız çıkması halinde, borçlunun uğradığı zararın tazmini bakımından risk kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğinden talebin reddi gereklidir diyorum. Burada alacaklı aleyhine hakkaniyete aykırı bir karar olacağı ileri sürülemez. Çünkü 257 ve 281'deki ihtiyat-i haciz kavramlarının ayrı olduğunu kabul edip alacaklı lehine olan kısımları alıp borçlu lehine olanları gözardı edemeyiz. Siz teminatı iade ederseniz Yargıtay'dan dosya dönünceye kadar alacaklı satış işlemlerini tamamlayıp, dosyayı infaz edebilir. Dosya bozulup dönüp de, borçlu lehine bir karar çıktığında bu defa borçlu aleyhine bir durum yaratılmış olur kanaatindeyim. Saygılar.