Mesajı Okuyun
Old 17-04-2013, 15:11   #19
Av. Ümit

 
Varsayılan

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/7288

K. 2011/1966

T. 16.2.2011

• İPOTEĞİN FEKKİ ( Davacının Oğlunun Bankaya Karşı Doğmuş ve Doğacak Tüm Borçlarının Teminatı Olarak Verildiği - Ticari Kredi Ödendikten Sonra Kredi Kartından Doğan Borçlarının Ödenmemesinden Dolayı Fek Edilmemesinde Hukuka Aykırılık Olmadığı )

• GENEL KREDİ SÖZLEŞMESİ ( Ticari Kredi Ödendikten Sonra Kredi Kartından Doğan Borçlarının Ödenmemesinden Dolayı İpoteğin Fek Edilmemesi - Davacının Oğlunun Bankaya Karşı Doğmuş ve Doğacak Tüm Borçlarının Teminatı Olarak Verildiği )

• TEMİNAT OLARAK BANKA LEHİNE İPOTEK TESİSİ ( Davacının Oğlunun Bankaya Karşı Doğmuş ve Doğacak Tüm Borçlarının Teminatı Olarak - Ticari Kredi Ödendikten Sonra Kredi Kartından Doğan Borçlarının Ödenmemesinden Dolayı Fek Edilmemesinde Hukuka Aykırılık Bulunmadığı )

4721/m. 881, 883

ÖZET : Davacının taşınmazı üzerinde oğlunun kullandığı ticari kredinin teminatı olarak davalı banka lehine ipotek tesis edilmiştir. Ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç tamamen ödendikten sonra, davalı bankanın önce ipoteğin fekkini kabul etmişken daha sonra davacının oğlunun Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden kaynaklanan borcunun bulunduğu gerekçesiyle taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmamıştır. Davacı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki ve manevi tazminat talep ve dava etmiştir.

Taşınmaz üzerindeki ipotek, dava dışı oğulun davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak verildiğinden, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden doğan borçlarının ödenmemesinden dolayı ipoteğin kaldırılmamasında hukuka aykırı bir durum yoktur.

DAVA : Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-maddi manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin taşınmazı üzerinde oğlu dava dışı T. D.’ın kullandığı ticari kredinin teminatı olarak davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç tamamen ödendikten sonra ipoteğin kaldırılmasının bankadan talep edildiğini, davalı bankanın önce ipoteğin fekkini kabul etmişken daha sonra dava dışı T.’in Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden kaynaklanan borcunun bulunduğu gerekçesiyle taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını, müvekkilinin bu durumdan olumsuz olarak etkilendiğini ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine, 450 YTL maddi. 5.000.00 YTL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkili ile davacının oğlu T. D. arasında yapılan Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalayan davacının oğlu T.’in müvekkili bankaya karşı doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak taşınmazı üzerinde ipotek tesisini kabul ettiğini, ancak davacının oğlu T.’in Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden kaynaklanan borcunu ödememesi nedeniyle taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda taşınmaz üzerindeki ipoteğin dava dışı T. D. davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak verildiği, dava dışı T.’in Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden doğan borçlarının bulunması nedeniyle davalı bankanın ipoteğin fekki için onay vermekten vazgeçtiği, dava dışı T. D.’ın davalı bankaya olan borçlarının ödenmemesinden dolayı ipoteğin kaldırılmamasında hukuka aykırı bir durumun bulunmadığı, davalı bankanın ipoteğin fekkine onay vermekten vazgeçmesi nedeniyle davacının maddi ve manevi zarara uğramadığı gerekçesiyle davacının ipoteğin fekki ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

SONUÇ : Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 16.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.