Mesajı Okuyun
Old 16-04-2013, 14:38   #2
Gökhan Uysal

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşım,

Tam olarak olayınıza uygun düşmese de aşağıdaki karar bir nebze de olsa Yargıtay'ın bu konuya bakış açısını sergiler niteliktedir.

"1- Dosya içinde bulunan vekaletname örneğinden davalının 08.01.1999 tarihli vekaletname ile Avukat T.S. ve Avukat A.E.'a vekil tayin ettiği, Avukat A.E.'ın adresi olarak <Halaskargazi Cad. Erek Apt. No: 3, 5/11 Şişli/İstanbul> adresinin gösterildiği, Avukat T.S.'un adresinin ise bir başka adres olarak gösterildiği tesbit edilmiştir. Bu itibarla yukarıda anılan avukatların birlikte çalışmadıkları, ayrı ayrı bürolarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı adına davaya cevap veren yetki itirazında bulunan Avukat T.S.'un dilekçelerinde üst kısmında davalı vekili olarak Avukat A.E.'ı da gösterdiği belirlenmişse de, adres olarak belirtilen yerin Avukat T.S.'un adresi olduğu diğer Avukat A.E.'ın bu adreste ilgisinin bulunmadığı ve dilekçeleri de sadece Avukat T.S.'un imzaladığı görülmektedir. Yargılama aşamasında Avukat A.E.'ın davalı vekili olarak yaptığı bir işlemde bulunmamaktadır. Buna rağmen mahkeme kararı Avukat T.S.'un cevap dilekçesinde ve yetki itirazının da bulunduğu dilekçesinde bildirdiği Büyükdere Cad. No: 75, Kral Apt. K:1 Mecidiyeköy/İstanbul adresine Avukat A.E. adına tebliğe verilmiş tebligat evrakı <aynı adreste daimi çalışan> meşruhatıyla ismi tam olarak okunamayan birisine tebliğ edilmiştir. Az yukarıda açıklandığı gibi, mahkeme ilamının tebliğ edilmek istendiği Avukat A.E.'ın bu adreste herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Tebligat yapılan bu adres ile vekaletnamede belirtilen adresler birbirinden farklıdır. Avukat A.E.'ın, Avukat T.S.'la birlikte aynı büroda çalıştıklarına dair dosyada herhangi bir bilgi ve belgede bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde mahkeme ilamının davalı vekili Avukat A.E.'a tebliğ edildiğinin tebligatın usulüne uygun yapıldığının kabulü mümkün değildir. Yapılan bu tebligat hukuken yok hükmünde bulunduğu içinde davalı asılın temyiz dilekçesinin süresinde verildiğinin kabulü gerekir."