Mesajı Okuyun
Old 22-02-2007, 23:42   #10
Zeki SERİNKAN

 
Varsayılan

NOTERLİK MESLEĞİ
Madde 1 - Noterlik bir kamu hizmetidir. Noterler, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirir ve kanunlarla verilen başka görevleri yaparlar(Noterlik Kan. md:1)

NOTERLİK MESLEĞİ

NOTERİN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Prof. Dr. ÖMER ULUKAPI'nın
"Noterlik Mesleği
Noterin Hak ve Yükümlülükleri"
Adlı Kitabından Alınmıştır
1.NOTER VE NOTERLİK MESLEĞİ KAVRAMLARI
A.NOTERİN TANIMI
Noter Latince işaretlemek, belirtmek, yazılı kayıt, yazılı belge demek olan “nota” kökünden gelmekte olan “Notarius” sıfatının isimleştirilmesidir ve kavram olarak, yazıcı anlamına gelmektedir.
Türk Hukukunda noter ve noterlik müessesesi 1512 sayılı Noterlik Kanunu tarafından düzenlenmiştir. Adı geçen Kanunun 1 inci maddesinde, kişi olarak noter ve müessese olarak da noterlik hakkında kısa bir açıklama yapılmış olmasına karşılık, bir tanımlamaya yer verilmiştir. Söz konusu madde şöyledir:”Noterlik bir kamu hizmetidir. Noterler, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirir ve kanunlarla verilen başka görevleri yaparlar.” Görüldüğü üzere bu maddenin ilk cümlesi, noterlik müessesesini değil noterlik hizmetini esas almaktadır. Aynı maddesin ikinci cümlesi ise noterlerin genel çerçevesini çizmektedir. Bununla birlikte; söz konusu maddenin, bir tanım yapmak konusunda bize ışık tutacağı açıktır. Buna göre noteri; “hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek amacıyla çeşitli belge ve işlemlere resmiyet kazandıran ve kanunların öngördüğü diğer görevleri yerine getiren, belli nitelikleri ve kendine özgü bir hukuki statüsü olan kamu görevlisi” şeklinde tanımlayabiliriz. Böylece tanımladığımız noter kendisintarafından, e verilen görevlerin bir kamu hizmeti olarak (NK.m1,c.1) yürütülmesini “noterlik müessesesi” olarak adlandırmak mümkündür.
B.NOTERLİĞİN TOPLUMSAL ÖNEMİ
Noterlik müessesesinin toplumsal önemi oldukça büyüktür. Zira, her ne kadar kişilerin hakları kanunlarla teminat altına alınmış ve bu hakların ihlalleri durumunda mahkemelerden korunma sağlanmış ise de, özellikle özel hukuktan doğan bir çok hakkın etkin olarak kullanılması ve kolayca ihlal edilememesi açısından noterlik müessesesi çok önemli bir işleve sahiptir.
Noterler, hukuki işlemlerin belgelendirilmesini ve bu belgelerin düzenli bir şekilde saklanmasını sağlamakla görevlendirilmişlerdir(NK.m.72). Bu yönüyle noterler, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önleme işlevini yerine getirmektedir. Bu bağlamda, noter tarafından yapılan işlemlere ait belgeler uyuşmazlıkların yargı organlarına intikal etmesini önlemekte, intikal eden uyuşmazlıkların daha çabuk sonuçlanmasını sağlamaktadırlar. Zira, noter tarafından düzenlenen hukuki işlemlere ait belgelerin kesin delil niteliği bulunmakta (HUMK.m.295/I; NK.M.82/I) ve bu belgeler sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli sayılmaktadır. Görüldüğü üzere noterler kişiler arasındaki uyuşmazlıkları genel olarak önleme, özel olarak da ortaya çıkan uyuşmazlığın çabuk sona e ermesinkatkıda bulunmak suretiyle adalete, mahkemelerin iş yükünü hafifletmek suretiyle de yargı sistemine yardımcı olma işlevini de yerine getirmektedirler. Noterlerin bu işlevleri, onları mahkemelerin işlevine benzer bir işlev yerine getirmekte olduğunu göstermektedir. Zira, mahkemelerin birinci işlevi meydana gelen uyuşmazlıkları gidermek, ikinci işlevi ise, birinci işlevin doğal sonucu olarak uyuşmazlıkları önlemektir. Noterlerin ise, birinci işlevi uyuşmazlıkların çıkmasını önlemek ikinci işlevi ise, ortaya çıkan uyuşmazlığın çözümlenmesini sağlamaktır. Gerçekleştirilen işlev açısından, mahkemelerin uyuşmazlığı sona erdirme bağlamında doğrudan müdahalesi dışında kayda değer bir fark bulunmamaktadır. Neticede mahkemelerin işlevinin düzeltici-koruyucu (tespit edici) noterlerin işlevinin ise tespit edici (koruyucu)-düzeltici işleve yardımcılık olduğunu belirtmek mümkündür.
Mahkemelerin görevi, hukuk düzenindeki konumları itibariyle uyuşmazlık çıktıktan sonra uyuşmazlığın kural olarak tarafın istemi üzerine karara bağlamaktır (çözümlemektir). Oysa noterlerin toplumsal görevi, toplum hekimliğiyle paralellik arz etmektedir. Nitekim, hekimlikte koruyucu hekimliğin tedavi edici hekimlikten ayrılan yönü, hastalık ortaya çıkmadan önce hastalığın önlenmesi, hastanın korunmasına yönelik tedbirleri içermesidir. Tedavi edici hekimlik ise, ortaya çıkan hastalığın tedavi edilmesi, iyileştirilmesidir. Bu benzerlikten hareketle, noterlerin asıl işlevinin hukuki işlemlerin düzenlenmesi yoluyla uyuşmazlıkların ortaya çıkmasını önlemek olduğu belirtilebilir. Bunun yanında, belli özellikleri haiz noter senetlerine mahkeme kararları gibi icra kabiliyeti verilmiş olması noterlerin işlevlerinin mahkeme işlevlerine paralel bir düzenlemeyi içerdiği söylenebilir. Aslında toplumsal barışın sağlanması açısından hukuk düzeninin mahkemeler ile noterlere tanıdığı yetkilerin, işlevsel açıdan birbirlerine tamamlayıcı bir yapı arz ettikleri söylenebilir. Aşağıda inceleyeceğimiz şekilde, özellikle çekişmesiz yargı alanındaki bazı işlerin noterlere bırakılmasıyla noterlerin toplumsal dolayısıyla hukuki barışa katılma işlevi daha da etkin hale gelebileceği gibi, adalet sistemimizde büyük bir rahatlama da sağlayacaktır.
Noterlerin bu yolla toplumsal barışa katkı sağlamaları söz konusu olduğu gibi, aynı zamanda noterlerin sosyal işlevinin bir yansıması olarak temel insan hak ve özgürlüklerinin korunmasında da etkili olduğu söylenebilir.
Bütün bu hususlar dikkate alındığında noterlerin bir toplumda barışa katkıda bulunma adına hukuk düzeninin sağladığı yetkiler çerçevesinde, bu konuda görevlendirilmiş organlar kadar bir önemi haiz olduğu tartışmasızdır. Bu nedenledir ki, noterlik müessesesi tarih içerisinde hemen her toplumda, değişik ad ve statülerde yerini koruya gelmiştir.